Üstüne fazla gidersek,asla ne işler çevirdiğini öğrenemeyiz. | Open Subtitles | أنت تشعر بأننا لو قمنا بإثارته لن نعرف ابداً ماذا يخطط |
Eddie'nin ne işler çevirdiğini kim bilir ki? | Open Subtitles | من بحق الجحيم يعرف ما يخطط له إدي؟ |
Jumbee beni iyileştirdi ... ve senin içindeyken tam olarak ne işler çevirdiğini de görmüş. | Open Subtitles | قامت جامبي بمداواتي وعندما إنتقلت إليك رأت بالضبط ما كنتي تنوين فعله |
Bir şeyler çevirdiğini bilmediğimi mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظنيني لا أعلم ما تنوين فعله؟ |
ve bir keresinde, California'da bir otobanın kenarına kustuğunu ve hayranlarının iki saat içinde kustuğu yeri kutsal bir alana çevirdiğini de öğrendim. | TED | عملت أنه أحد المرات، تقيأ على جانب الطريق في كاليفورنيا وفي غصون ساعتين، حولت المعجبات مكان القيء إلى ضريح مقدس. |
Bir gün, ne halt çevirdiğini anlayacağım. | Open Subtitles | ذات يوم, سأكتشف ماهي بالضبط اللعبة التي كنت تلعبها هنا. |
NCIS Dubai'de, Mossad'ın ne iş çevirdiğini araştırıyor. | Open Subtitles | لدينا فريق من الوحدة في "دبي" يحاول إكتشاف ما كانت الموساد تخطط له |
Ne olduğunu, ne işler çevirdiğini... | Open Subtitles | ويعرف ما يقوم به ومالذي يخطط له .. |
Onlara oğullarının ne dolaplar çevirdiğini bildiğimizi ve bize yardımcı olmazlarsa, oğullarının idam edilebileceğini söyle. | Open Subtitles | قل لهم أننا نعلم بشأن ما يخطط له ابنهم... وإن لم يتعاونا , يمكن أن يُحكم عليه بالإعدام |
Burada kalıp Benny'yi gözetleyip ne işler çevirdiğini öğrenmemi istiyorsun. | Open Subtitles | تريد أن أبقى أراقب بيني أرى ما يخطط له |
Bay Quarles'in neler çevirdiğini öğrenmek isterim. | Open Subtitles | " سوف أعرف ما يخطط له السيد " كوارلز |
Zayne'in neler çevirdiğini bilen biri. - Ya da Donna Reynolds'a yakın biri... | Open Subtitles | أن هناك من كان يعرف (زاين) جيداً، ويعرف ما كان يخطط له. |
Sergio ve Quinn'in ne dolaplar çevirdiğini her zaman biliyordu. | Open Subtitles | كان يعرف ما يخطط "له "سيرجيو" و "كوين |
Ne işler çevirdiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف ما تنوين فعله |
Neler çevirdiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم ما تنوين |
Normal bir adamı gaye çevirdiğini bilmek zor olsa gerek. | Open Subtitles | لابدّ أنه من الصعب معرفة أنّكِ حولت أحدهم إلى شابٍ مثليِّ |
Kate, benzer bir soruşturmada inanılmaz bir iş başardığını ve soruşturmayı cinayetten hayvan saldırısına çevirdiğini söylemişti. | Open Subtitles | كيت قالت انك عملت عمل رائع في قضية مثل ذلك و حولت التحقيق من جريمة قتل الي هجوم حيواني ؟ |
Suyu onun kana çevirdiğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون بأنها حولت النهر الى دماء |
Ne dolaplar çevirdiğini bilmiyorum evlat. | Open Subtitles | لا أعرف ما الألاعيب التي تلعبها يا بنّي |
Nasıl bir dümen çevirdiğini bilmiyorum; ama Bill... | Open Subtitles | لا أدري بالضبط نوع اللعبة التي تلعبها يا (بيل)، ولكن... |
Ne işler çevirdiğini anladım, film çekmek yok artık. | Open Subtitles | لن تصورني بعد الأن أعلم ما تخطط له |
Hükümetlerimiz, sen ve General Chang'in neler çevirdiğini biliyor. | Open Subtitles | حكومتينا تعلمان بما تخطط له بالتعاون مع الجنرال (شانغ) |