Eğer bu en kötü kısımsa kulağa çok da kötü gelmiyor.. | Open Subtitles | لو أنّ هذا أبغض ما في الأمر فالأمر ليس بهذا السوء. |
Belki de bunun gibi günler çok da kötü olmak zorunda değildirler. | Open Subtitles | ربما لا ينبغي أن تكون هذه الأيام بهذا السوء |
-Bu senin, olabilecek en kötü şeyi bize söylerek kötü haberin çok da kötü görünmemesini sağlama stratejin mi? | Open Subtitles | لا حسناً , هل هذه إستراتيجيتك لإخبارنا أسوء الأشياء علي الإطلاق ؟ حتي لا يبدو الخبر السىء بهذا السوء ؟ |
Son zamanlarda böyle bir ipoteğin çok da kötü olmayacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | أتذكر كيف كان القلق على قدرتي على الدفع شيئا سيئا للغاية |
Aslında yabancıları gözlemek , sizin de benim de bir yabancı olduğumuzu fark edene kadar kulağa çok da kötü gelmiyor. | TED | ورصد الأجانب لا يبدو سيئا للغاية حتى تكتشف انني اجنبي و انت ايضا اجنبي |
Bu bölmelerde yaşamak çok da kötü değilmiş. | Open Subtitles | المعيشة في تلك الحُجيّرَات ليس سيئاً جداً. |
Duyduğuma göre bir darbe yemişsin. çok da kötü değil. | Open Subtitles | لقد سمعت بأنكِ تعرضتي لكدمة - ليس سيئاً جداً - |
çok da kötü değildi, değil mi? | Open Subtitles | لم يكن هذا سيئاً , أليس كذلك؟ |
çok da kötü değil. Nasılsa çocuklar okulda oluyor. | Open Subtitles | . أوه ، هذا ليس سيئاً للغاية . أعني ، الأولاد سيكونون في المدرسة |
Tamam, çok da kötü değildir, eminim. | Open Subtitles | حسنأً، أنا واثقة أن الأمر لم يكن بهذا السوء. |
Şu Hinkel çok da kötü değil. | Open Subtitles | هينكيل ليس بهذا السوء في نهاية الامر |
Çavuş çok da kötü değil. Bana karşı iyiydi. | Open Subtitles | ليس الرقيب بهذا السوء ، لقد عاملني بلطف |
- Planın harika Vic. - çok da kötü değil. | Open Subtitles | "خطة مذهلة ، "فيك ـ انها ليست بهذا السوء |
Biliyor musun aslında bu karavan çok da kötü değilmiş. | Open Subtitles | أتعلم هذه الشاحنة ليست بهذا السوء |
3. gelmek çok da kötü değildi. | Open Subtitles | أعني، يأتي في الثالث لم يكن سيئا للغاية. |
Demek istediğim, aynı fiyat ve çok da kötü görünmüyor. | Open Subtitles | أعني، هو نفس السعر، ولا يبدو سيئا للغاية. |
Beni içeri almadı. çok da kötü görünüyordu. | Open Subtitles | لم يسمح لى بالدخول وبدا سيئاً جداً |
Bazen bir ilişkide cehennem azabı çekmek çok da kötü değildir tabi daha güçlenebiliyorsan sonunda. | Open Subtitles | أحياناً في علاقة, العيش في جحيم ليس سيئاً جداً... إذا خرجتما منه بشكل أقوى قليلاً. |
çok da kötü değil. | Open Subtitles | لم يكن هذا سيئاً. |
Sekiz koluna bakmış ve bir tanesinden vazgeçmenin çok da kötü olmayacağına karar vermiş. | Open Subtitles | نظرت للأسفل إلى أذرعتها الثمانية وقررت أنه لن يكون أمراً سيئاً للغاية التخلي عن ذراع واحدة |