Çok fazla zamanımız yok. Ambrosia'yı almam gerekiyor, aksi takdirde gitmiş olacağım. | Open Subtitles | ليس لدينا الكثير من الوقت يجب أن أحصل على طعام الآلهة وإلا سأرحل إلى الأبد |
Buraya ilaç için geldik. Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | انا هنا من اجل دواء ليس لدينا الكثير من الوقت |
Öncü birlikleri saldırmadan önce Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | ليس لدينا الكثير من الوقت . قبل ان تبدا وحدتهم بالضرب |
General, efendim, Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | جنرال، سيدي، لا نملك الكثير من الوقت هنا |
Acele etmeliyiz. Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | يجب أن نسرع ليس لدينا وقت طويل |
Kes şunu, Harry. Çok fazla zamanımız yok. Aynen böyle. | Open Subtitles | توقف عن هذا (هاري)، ليس لدينا مُتسع من الوقت. |
Adamı duydun, Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | لقد سمعت الرجل ليس لدينا الكثير من الوقت |
Tamam, hadi. Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | حسنا , هيّا ليس لدينا الكثير من الوقت |
Dinle, Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | انظري, ليس لدينا الكثير من الوقت |
Çok fazla zamanımız yok bu yüzden dinle beni. | Open Subtitles | ليس لدينا الكثير من الوقت لذا فاسمعيني |
Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | ليس لدينا الكثير من الوقت. |
Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | ليس لدينا الكثير من الوقت |
Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | . ليس لدينا الكثير من الوقت. |
Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | ليس لدينا الكثير من الوقت. |
Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | ليس لدينا الكثير من الوقت |
Şimdi, Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | و الآن، إننا لا نملك الكثير من الوقت |
Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | سامويل، لا نملك الكثير من الوقت |
Anne Çok fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | لا نملك الكثير من الوقت |
Çok fazla zamanımız yok. Hadi. | Open Subtitles | ليس لدينا وقت طويل, هيا |
Kes şunu, Harry. Çok fazla zamanımız yok. Aynen böyle. | Open Subtitles | توقف عن هذا (هاري)، ليس لدينا مُتسع من الوقت. |