Dünya başkanı, aileni çok gizli bir uzay görevine çağırdı. | Open Subtitles | رئيس العالم استدعى والديك في مهمة سرية للغاية في الفضاء |
Merkez bilgisayarın yardımıyla, çok gizli bir belgeye ulaşabilmek için mahkemenin iznine ihtiyacım var. | Open Subtitles | انا سأحتاج موافقة المحكمة للدخول الى وثائق سرية للغاية بمساعدة كومبيوتر البيانات المركزى |
Michael'ın yeni ahbabı Ajan Pearce, onu çok gizli bir göreve götürecekmiş. | Open Subtitles | ـ و لكن صديقة مايكل الجديدة العميلة بيرس لديها فائقة السرية من اجله |
Whitney "Tapınak" adlı çok gizli bir projenin programlayıcısıydı. | Open Subtitles | "ويتني" كان مبرمجاً لمشروع في غاية السرية تحت اسم "سنشواري" |
Şu an savunma birimi onun için çok gizli bir dosya açmış. | Open Subtitles | في تلك اللحظة قسم الدفاع فتح ملف جديد سري للغاية |
Bu çok gizli bir materyal. | Open Subtitles | "هذه مادّة سريّة للغاية. لا أحد يمكن أن يعرف بشأنها." |
Onu çok gizli bir görev için düşünüyorlar. | Open Subtitles | أنهم يأخذونه بعين الإعتبار من أجل تعيينه لمهمة سرية للغاية |
Pekâlâ, bu elimdeki bütün dünyayı kapsayan çok ama çok gizli bir harita! | Open Subtitles | حسناً ،هذه خريطة سرية للغاية خريطة للأرض بالكامل |
Sahiden, çok gizli bir problemi benim gibi birinin çözmesini umarak bir oyuna mı yerleştirdiniz? | Open Subtitles | عدم افصاح؟ لذا حقاً انتم يارفاق تريدون ان تختزلوا مسألة سرية للغاية الي لعبة |
Kocasının Amerikan hükümeti komutası dışında operasyon yapan çok gizli bir casusluk teşkilatı için çalıştığını söylüyor. | Open Subtitles | تقول أن زوجها عمل لدى وكالة تجسس سرية للغاية تدار خارج نطاق قيادة حكومة الولايات المتحدة |
XO, genel komutadan gelen çok gizli bir SCI mesajı var. | Open Subtitles | الضابط الرسمي، لدينا إتصالات سرية للغاية قادمة من القيادة المركزية. |
Bu durumda bilmen gereken tek şey ben büroyla beraberim bu çok gizli bir görev ve bizden haber alana kadar sonuncusuda olmayacak. | Open Subtitles | أنظري، كل ما تحتاجين لمعرفته في هذه المرحلة هو أنني من مكتب البعثات فائقة السرية |
B613 denilen, çok gizli bir ajan organizasyonu hakkında saçma sapan iddialarla dolu bir dosya oluşturulmuş. | Open Subtitles | B613 بأن منظمة تجسس فائقة السرية تدعى والتي على ما يظنون أنني رئيسها |
Hepimizin dünyanın en ünlü birinci sınıf ayyaşı olarak tanıdığımız bu adam yaygın olan akşamdan kalmalığa çare olacak bir iksir üretilmesi için çok gizli bir bilimsel proje yürütülmesini istedi. | Open Subtitles | و الذي نعرف بأنــه أشهــر سكّيــر في أشخاص الطبقة السامية في العالم أعطى الأمر بإنجاز مشروع علمي في غاية السرية يُطوَّر فيه إكسيــر لعلاج صداع الشراب الصباحي المعروف |
Umm, aslında çok gizli bir bilgi ama, buradan gidince muhtemelen öldürüleceğim. | Open Subtitles | انه سري للغاية انا ربما اقتل عندما اكون في الخارج |
Bu çok gizli bir görevdi. | Open Subtitles | هذه كانت مهمّة سريّة للغاية |
El Zuhari'nin bağlantılarına ulaşmak için çok gizli bir görevdeyim. | Open Subtitles | أنا تحت غطاء عميق للدخول إلى شبكة آل زهري . |
Bu histeriyi beslemek için çok gizli bir askeri uçak tasarlandı. | Open Subtitles | مركبات عسكربة بالغة السرية.. فكرة صُممت لخلق الهستيريا. |
On yıldan fazladır Mossad'a çalışan çok gizli bir kaynak. | Open Subtitles | من يكون ؟ ثمين بغطاء عميق وضعه الموساد في موضع |
Omnidory 9000 çok gizli bir savaş robotu. | Open Subtitles | أومنيدرويد 9000 هو نموذج آلي سري للغايه للمعارك |
çok gizli bir bebek maması içiyoruz ve sonsuza dek bebek kalıyoruz. | Open Subtitles | نشرب حليبا سريا يبقينا أطفالا إلى الأبد |
Sana çok gizli bir görev veriyorum. | Open Subtitles | عندي لك مهمة سرية جداً |