Ben de öyle yaptım. Beni Çok hoş bir İrlandalı hanımefendi karşıladı... | Open Subtitles | لذا هذا ما فعلته، والتقت بي سيدة آيرلندية لطيفة جداً |
bu anlaşma beni çok mutlu etti. Naina Çok hoş bir kız. | Open Subtitles | أنا سعيدة بهذا الاختيار نينا بنت لطيفة جداً. |
Çok hoş bir sarışın görüyorum. | Open Subtitles | أرى شقراء و هي جميلة جداً |
Çok hoş bir sarışın görüyorum. | Open Subtitles | أرى شقراء و هي جميلة جداً |
Hyun-soon Çok hoş bir kızdı. | Open Subtitles | يا لها من جميلة تلك الفتاة هيون-سوون |
Çok hoş bir plandı ama işe yaramadığı için üzgünüm. | Open Subtitles | تلك حيلة حاذقة جدًّا التي اتّبعتها، إلّا أنّي آسف لكونها لم تنجح. |
Oda 302. Çok hoş bir bayan. | Open Subtitles | إنها نزيلة الغرفة رقم 302 إنها سيدة لطيفة جداً |
Az önceki konuşmaya ne oldu? Çok hoş bir konuşmaydı ve söylediğim her şeyde ciddiydim. | Open Subtitles | ،كانت محادثة لطيفة جداً ولقد عنيت كل ما قلته |
Çok hoş bir bayanla tanıştım; adı Masal. | Open Subtitles | التقيت بسيدة لطيفة جداً اسمها ستوري |
Melody, sen Çok hoş bir genç kızsın. Cidden çok hoş. | Open Subtitles | ميلودي أنت شابة لطيفة حقاً لطيفة جداً |
Bu Çok hoş bir davetiye, Bay Hasegawa. | Open Subtitles | تلك دعوة لطيفة جداً منكم، سيد "هاسيجاوا". |
Hyun-soon Çok hoş bir kızdı. | Open Subtitles | يا لها من جميلة تلك الفتاة هيون-سوون |
Çok hoş bir plandı ama işe yaramadığı için üzgünüm. | Open Subtitles | تلك حيلة حاذقة جدًّا التي اتّبعتها، إلّا أنّي آسف لكونها لم تنجح. |