6 aydır tekrar birleştik. çok iyi biri. | Open Subtitles | لقد كنا معاً منذ 6 أشهر هو رجل لطيف و قطتي تحب كلبه |
Başkan'dan çok hoşlanıyorum. O çok iyi biri. | Open Subtitles | أحب الرئيس للغاية, أنه رجل لطيف |
Tabi sonra şehir onu çok sertçe yargıladıklarını ve onun aslında çok iyi biri olduğunu anlıyorlar ve tıpkı evliya gibi ölüyor. | Open Subtitles | لكن بعدها ادرك أهل المدينه ان الحكم كانا قاسيا جدا .. وانها حقا شخص جيد ، وماتت قديسا. |
Bence o çok iyi biri. | Open Subtitles | وأعتقد أنه شخص رائع. |
çok iyi biri. | Open Subtitles | نعم, إنه لطيف جداً |
- çok iyi biri. | Open Subtitles | (سكِب) يبدو لطيفاً جداً |
çok iyi biri. Çok güzeldir. İngiltere'de eğitim almış. | Open Subtitles | إنسانة جيدة جداً, جميلة جداً تعلمت فى إنكلترا |
çok iyi biri, değil mi? | Open Subtitles | انها لطيفة جدا , اليس كذلك ؟ |
Cary çok iyi biri. | Open Subtitles | كاري) رجلٌ رائع) |
Çünkü o çok iyi biri! Buna kimse itiraz edemez! | Open Subtitles | لأنه رجل لطيف طيب و لا أحد ينكر ذلك |
Evet, ve bu arada, soyulan adam çok iyi biri mahkemede ifade verecekmiş ama polisler gelmesine gerek olmadığını çünkü soyguncunun anlaşma yaptığını söylemişler. | Open Subtitles | هذا الرجل, رجل لطيف جدا فى الحقيقة, بالمناسبة كان من المفترض أن يتوجه إلى المحكمة للإدلاء بشهادته ولكن قالوا له انهم ليسوا فى حاجه له |
O çok iyi biri, esmer saçları var ve siyah sakalı ayrıca gitar çalışı harika ve milyonlarca kadın hayranı var. | Open Subtitles | إنه رجل لطيف حقاً، ولديه شعر داكن ولحية -وهو يعزف على القيثارة وملايين النسوة تحبه |
Çıktığının uçukla delik deşik olan bir pislik olduğunu bildiğin halde onunla çıktığın için sen çok iyi biri olmalısın. | Open Subtitles | لابد انك شخص جيد تخرجين معه وتعلمين انه حقيبه قذرة مليئة بالهيربيس |
Ayrıca patron çok iyi biri. | Open Subtitles | و رئيسي شخص جيد |
Muhtemelen de gerçekten çok çok iyi biri. | Open Subtitles | وغالبا فقط شخص جيد جدا جدا |
Bence o çok iyi biri. | Open Subtitles | وأعتقد أنه شخص رائع |
Jack'la konuştuk. çok iyi biri. | Open Subtitles | -لقد كنت أتحدث الى جاك وهو شخص رائع |
çok iyi biri. | Open Subtitles | أعني، انه شخص رائع |
Veya "Evet, Sam'e inek boku gibi davranacağım bunu takmaz, çok iyi biri." | Open Subtitles | أو "نعم، (سام) بقرة حلوب "لن يمانع إنه لطيف جداً" |
-Evet, çok iyi biri. | Open Subtitles | أوه , نعم إنه لطيف جداً |
çok iyi biri gibi gelmiştin! Sen de öyle. | Open Subtitles | لقد شعرت أنك إنسانة جيدة |
çok iyi biri. | Open Subtitles | انها لطيفة جدا |