Ona berbat erkek arkadaşından ayrılmasını söyledim ve bana çok kızdı. | Open Subtitles | لقد أخبرتها أن تهجر صديقها البشع و قد غضبت مني بحق |
Ginger o patikayı kullandığım için bana çok kızdı. Güzel. | Open Subtitles | و ماجنجر قد غضبت مني عندما جريتٌ عبر الطريق المفروش بالحصى. |
-Sana çok kızdı, tamam mı? | Open Subtitles | هو غاضب منك ، صحيح ؟ |
Bana çok kızdı ve şu anda benimle - konuşmuyor... | Open Subtitles | هو غاضب عليّ، ولن يتكلّم معي الآن... |
Hükümetin değişmesine çok ama çok kızdı, de Valera'ya komünist diyor. | Open Subtitles | إنه غاضب جداً بعدما تم تغيير الحكومة ناعتاً دي فاليرا بالشيوعي |
O da bana çok kızdı | Open Subtitles | إنها غاضبة جداً مني |
Salman Rushdie çok kızdı sanıyorum çünkü New York haritasını gördüğünüz gibi değiştirmiştim. | TED | سلمان رشدي كان غاضبا منه كما أتوقع لأنني غيرت خريطة نيو يورك، لو لاحظتم. |
Sana çok kızdı! Artık bir oğlu olmadığını söylüyor. | Open Subtitles | لقد تبرأ منك يقول أنه ليس له ابن |
Annem, ev bu haldeyken misafir çağırmama çok kızdı. | Open Subtitles | انزعجت أمي جدا عندما علمت أنني سأدع شخصا يراه هكذا والمنزل بهذا الشكل |
Bana çok kızdı ve bağırdı, ben de külotuma işedim. | Open Subtitles | لقد غضبت مني و صرخت في وجهي و قد تبولت في ملابسي الداخلية |
Eski bakıcım bunu önermişti ama annem çok kızdı ve olmaz dedi. | Open Subtitles | مربيتي القديمة اقترحت ذلك لكن أمي غضبت و رفضت |
- Söylemedi ama numarasını vermeyince çok kızdı. | Open Subtitles | لمْ تذكر ذلك، لكنّها غضبت غضباً شديداً عندما رفضتُ إعطاؤها رقم هاتفكِ. |
Anneannem çok kızdı ve sonra bana dondurma aldılar. | Open Subtitles | ثم بعدها غضبت منه فاشتريا ليّ مثلجات |
Sana çok kızdı mı? | Open Subtitles | هل هو غاضب منك؟ |
- Bana çok kızdı mı? | Open Subtitles | -هل هو غاضب منّي؟ |
Şu kuryelik işine ve ucuz tarifede gitmemize çok kızdı. | Open Subtitles | إنه غاضب أننا نقوم بهذه الإرسالية اللعينة ركوب الحافلة |
Haber vermeden gelmenize çok kızdı. | Open Subtitles | إنه غاضب جداً لكونك غادرت دون إبلاغه |
Yine o. Bana çok kızdı. | Open Subtitles | إنها غاضبة حقاً مني |
- Gerçekten çok kızdı. | Open Subtitles | إنها غاضبة حقاً |
Çıkarması imkansız. Tara'nın babası gerçekten çok kızdı. | Open Subtitles | ,يبدو أن الخروج مستحيلا فوالد تارا كان غاضبا فعلا |
Sana çok kızdı! Artık bir oğlu olmadığını söylüyor. | Open Subtitles | لقد تبرأ منك يقول أنه ليس له ابن |
Raymond, nişanı bozmama çok kızdı mı? | Open Subtitles | هل كان ريموند غاضب جدا عندما فسخت الخطوبة ؟ |