"çubuklarını" - Traduction Turc en Arabe

    • قضبان
        
    • أعواد
        
    • عيدان
        
    • عصى الفؤوس
        
    Ama McGee ülkenin bir ucuna nükleer yakıt çubuklarını göndermiyor. Open Subtitles إنه ليس مسئولاً عن تحريك قضبان وقود نووي عبر البلاد
    - Bilmiyorum. Yakıt çubuklarını radyolojik detektörlerden şehre nasıl sokacaklar? Open Subtitles كيف سيهربون قضبان الوقود لداخل المدينة وكيف سيمرون عبر مجسات كشف الإشعاع؟
    Daha sonra yakıt çubuklarını çekirdekten çıkarıp onları başka bir yere nakledeceğiz. Neler oluyor? Open Subtitles و بعدها يجب أن ننقل قضبان الوقود من لبّ المفاعل ثمّ يجب أن ننقلها لمكانٍ آخر
    Ona bayıldığına sevindim ama çubuklarını onunla paylaşmasan iyi olur. Open Subtitles سعيد بأنك تحبه، ولكنني لا أريدك أن تشاركه أعواد الأكل
    çubuklarını al bakalım. Kung Pao* eve geldi. Open Subtitles جهزي عيدان طعامك يافتاة , يوجد طعام صيني
    Uranyum çubuklarını nakil eden konvoy yolda saldırıya uğradı. Open Subtitles القافلة التي تنقل قضبان اليورانيوم هوجمتْ على الطريق
    Akım çubuklarını çekerek voltajı artırmamız gerekmez mi? Efendim? Open Subtitles أيجب أن نسحب قضبان التدفق لزيادة الجهد ؟
    Yakıt çubuklarını görmek istiyorum. Open Subtitles إريد أن أرى قضبان الوقود النووي
    Yakıt çubuklarını radyolojik detektörlerden gizleyerek şehre nasıl sokacaklar? Open Subtitles كيف سيهربون قضبان الوقود لداخل المدينة -وكيف سيمرون عبر مجسات كشف الإشعاع؟
    Yeni uranyum çubuklarını yüklemeye daha yeni başladık. Peki. Open Subtitles -بدأنا للتو بشحن قضبان اليورانيوم الجديدة
    Yakıt çubuklarını aldıktan sonra paran ödenecek, Bazhaev. Open Subtitles ،(سأدفع لك يا (بازهايف بمجرد أن تسلمني قضبان الوقود النووي
    Eğer bu teröristlerin eline geçerse yakıt çubuklarını Manhattan'a sokabilirler. Open Subtitles إذا حصل الإرهابيون على ذلك فيمكنهم أن يهربوا قضبان الوقود لداخل (مانهاتن)
    Kontrol çubuklarını hazırlamalıyız. Open Subtitles يجب أن يتم فحص قضبان التحكم
    Şu an odaklanman gereken tek şey Peggy Carter'ın benden çaldığı uranyum çubuklarını bulmak. Open Subtitles تركيزك الوحيد الآن هو العثور على قضبان اليورانيوم التى سرقتهم مني (بيغي كارتر)
    Whitney Frost için uranyum çubuklarını arıyor. Open Subtitles (انه يبحث عن قضبان (اليورانيوم ل (ويتني فروست)
    Jason karşılığında uranyum çubuklarını vermek istiyorsun ha? Open Subtitles انت على استعداد للتخلي عن قضبان (اليورانيوم) من اجل (جيسون)؟
    Kendi çubuklarını bile kullanmama izin verdi. Open Subtitles حتى أنه سمح لي بإستعمال أعواد الأكل الخاصة به
    Kazuya, yemek çubuklarını mı ısırdın? Open Subtitles سيّد كازويا، هل تعضّ أعواد الأكل خاصّتك ؟
    Pişip pişmediğini anlamak için yemek çubuklarını kullan ve ye. Open Subtitles إستعمل عيدان طعامك للتدقيق إذا كان مطبوخ وتناول ذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus