En kötü senaryo, çukur kazıp taşın altından geçerler. | Open Subtitles | السيناريو الأسوأ ، فإنها حفر حفرة والذهاب تحت الصخور. |
Ya da derin bir çukur kazıp tüm sorunlarımızı dibinde bırakabiliriz. | Open Subtitles | أو بإمكاننا حفر حفرة عميقة وترك كلتا مشكلتينا في قاعها. |
Dişi deniz kaplumbağaları yılda bir kere kumda bir çukur kazıp yumurtalarını bırakmak için ekvatoral denizden volkanik adanın cayır cayır yanan sıcak kumsalına sürünerek çıkar. | Open Subtitles | مرة واحدة فى السنة ،تزحف الأنثى خارج البحر إلى رمال الشاطئ الحارقة لجزيرة بركانية لكى تحفر حفرة فى الرمال |
"Asla" kelimesini alın "imkansız" kelimesini alın ve derin bir çukur kazıp içine atın ve gömün! | Open Subtitles | وكلمة مستحيل تحفر حفرة وترميهم فيها |