Epcot'tan bir şeyler öğrenebiliriz, ben bir sürü şey öğrenirim. | Open Subtitles | يمكننا ان نتعلم اشياء في ابكوت وانا يمكنني ان اتعلم |
Diğer insanları seyrederek ve kopya ya da taklit ederek onların yaptığını öğrenebiliriz. | TED | نتعلم بمشاهدة الناس الآخرين وتقليد أو محاكاة مايستطيعون فعله. |
Ve umarım ki burada olanlar hakkında biraz daha şey öğrenebiliriz. | Open Subtitles | على أمل أن نكتشف بعضاً من الأحداث الأخرى التي حصلت هنا |
Ancak bu şekilde öğrenebiliriz. | Open Subtitles | انها الطريقة الوحيدة التي سنعرف من خلالها |
Tayland çorbası yapmasını öğrenebiliriz. Anne-oğul yogasına ne dersin? | Open Subtitles | يمكننا تعلّم إعداد الشوربات التايلانديّة ما رأيك بيوغا الأمّ وابنها؟ |
Fantazilerini anlayabilirsek ne yapacaklarını da öğrenebiliriz. | Open Subtitles | ان اكتشفنا ما هي حياتهم الخيالية فحينها سنكتشف ما الذي سيفعلونه |
Oteldeki odasına bakarsak bir şeyler öğrenebiliriz. | Open Subtitles | حسناً ، إسمع ، سنذهب لتفقد غرفة الفندق تلك وعندها سنعلم المزيد |
Asıl mesele şu: Bizler, hayalperestlerden ve çocuklardan ne öğrenebiliriz? | TED | إذًا يكمن السؤال في:ماذا يمكن لنا نحن البقيّة أن نتعلّم عن الخوف؟ من الرؤى والأطفال الصغار؟ |
Bundan ilginç şeyler öğrenebiliriz. | TED | الآن يمكننا أن نتعلم ثلاثة أشياء مثيرة للاهتمام من هذا. |
Muhtemelen, bizsiz dünyayı araştırarak şu an yaşadığımız dünya hakkında daha fazla şey öğrenebiliriz. | TED | لكن باستكشاف العالم بدوننا، ربما نستطيع أن نتعلم المزيد عن العالم الذي نعيش فيه الآن. |
Modern iş yerlerine baktığımda şunu görüyor ve inanıyorum ki bizim çağımızın ticari dayanağı kuşaklararası bilgelik kanallarını açmak olmalı. Böylece birbirimizden öğrenebiliriz. | TED | بالنظر إلى مقرات العمل الحديثة، أنا أعتقد بأن الاتفاقيات التجارية لوقتنا الحالي تفتح روابط الحكمة بين الأجيال حتى نتعلم جميعًا من بعضنا البعض. |
Göçün kurallarını programlayabiliriz ve böylece gerçekten doğa kurallarından öğrenebiliriz. | TED | يمكننا برمجة قوانين للهجرة وبهذه الطريقة، نحن نتعلم من قوانين الطبيعة |
Bu cisimlerin nasıl büyüdüklerini öğrenebiliriz. | TED | نستطيع في الواقع أن نتعلم كيف لهذه الأشياء أن تنمو. |
Peki onun hakkında nasıl daha fazla şey öğrenebiliriz? | TED | إذًا، كيف نكتشف المزيد عن المادة المظلمة؟ |
Bu masum bebekten çok şey öğrenebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نكتشف الكثير من هذا الشخص البريء |
Bize bir hafta daha verirseniz bu şahidin bildiklerini öğrenebiliriz. | Open Subtitles | اذا أعطيتمونا أسبوع آخر, ويمكننا أن نكتشف ما الذى يعرفه ذلك الشاهد, |
Doktor bey, hasarın ve iyileşme ihtimalinin boyutunu ne zaman öğrenebiliriz? | Open Subtitles | دكتور, متى سنعرف مدى الضرر وإحتمالات الشفاء؟ |
Diğer yumuşak noktanın yerini bulmalıyız, böylece nereye gideceğini öğrenebiliriz. Arama parametrelerini arttırmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نجد نقطة لينة أخرى، حينها سنعرف أين سيذهب. |
Eğer yabancılar Çin kültürünü öğrenebiliyorsa, ...biz de Batı kültürünü öğrenebiliriz. | Open Subtitles | إن كان باستطاعة الأجانب تعلّم الثقافة الصينيّة، فيمكننا تعلّم ثقافة الغرب أيضاً |
Resim çekmeyi bir kenara bırakıp içeri gelirsen öğrenebiliriz. | Open Subtitles | لو توقف عن إلتقاط الصور ودخلتَ معي، سنكتشف ذلك |
Tetiği çekerim ve gerçeği öğrenebiliriz. | Open Subtitles | يمكنني اطلق عليكي النار ووقتها سنعلم |
Hepimiz bundan bir şeyler öğrenebiliriz. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكننا جميعاً أن نتعلّم شيئاً مما حدث |
Arıları dinlersek onlardan çok şey öğrenebiliriz. | Open Subtitles | بإمكاننا تعلم الكثير من النحل لو اننا نرضى بالسماع فقط |
Aynı zamanda tersini de soruyor: Çevrim içi dünyada davranışların nasıl yapılandırılacağı hakkında doğru fiziksel alanlardan ne öğrenebiliriz? | TED | ويسأل السؤال العكسي: ما الذي يمكن أن نتعلمه من الفضاءات المادية الجيدة حول كيفية بناء السلوك في عالم الإنترنت؟ |
Bilirsiniz, eğer doğru ekipmanımız olursa bunları bize kimin gönderdiğini öğrenebiliriz. | Open Subtitles | تعرف , اذا امتلكنا حقا الاجهزة ,نستطيع ان نعرف من ارسلهم |
O derecede yetenekli bir adamdan hepimiz çok şey öğrenebiliriz. | Open Subtitles | أعتقد أنّنـا جميعاً بإمكـاننـا التعلّم من رجل ذو مواهب واضحة |
Tekrar rotasını değiştirmediyse, hangi yöne doğru gittiğini öğrenebiliriz. | Open Subtitles | يجب أن نقدر على إعتراضها،بإفتراض أنها لن تغير مسارها مجددًا |
Eğer bu şeyi hayatta tutabilirsek, kendimizi nasıl savunacağımızı öğrenebiliriz. | Open Subtitles | إن تركنا هذا يعيش يمكننا معرفة كيف ندافع عن أنفسنا |
Belki bundan birşeyler öğrenebiliriz ve ayrıca bize zaman kazandırır. | Open Subtitles | ربما سنتعلم شيئاً من هذا وربما يعطينا هذا وقتاً أكثر |
Şimdi eğer Sam'in bundan hemen önce kimle konuştuğunu bulursak belki de neler döndüğünü öğrenebiliriz. | Open Subtitles | الآن لو كنّا نستطيع معرفة من تحدّث إليه، إجتمع معه بعد أو قبل ذلك، ربّما يمكننا عندها إكتشاف ما يجري. |