Bu insanı, geleneklerimizi öğrenmesi için, kolonimizde yaşama ve çalışma cezasına çarptırıyorum. | Open Subtitles | لذا أحكم على البشري أن يعيش و يعمل في المستعمرة ليتعلم طريقتنا في الحياة |
Benim fikrimdi, işleri nasıl yürüteceğini öğrenmesi için. | Open Subtitles | ليتعلم بشكل جدي كيفية تدبير مقاولة |
Eğer bunu bilmesi için yeterince yetişkin değilse, öğrenmesi için kesinlikle yeteri kadar yetişkin. | Open Subtitles | إن ليس كبيراً ليعرف فهو كبير ليتعلم |
Herkesi bunları kullanmayı öğrenmesi için zorluyor. | Open Subtitles | إنها تجبر الجميع على تعلم كيفية عمل هذه الأشياء. |
Leydi Nilüfer, prense flütü verdikten sonra, hepimiz flüt çalmayı öğrenmesi için onu destekledik, bizzat kraliçenin kendisi bile. | Open Subtitles | جميعنا كنا نشجعه على تعلم العزف. حتى الملكة نفسها, بعد السيدة (نيلفر) أعطته له. |
Bence ona kontrol etmeyi öğrenmesi için bir şans vermelisin. | Open Subtitles | أعتقد تَحتاجُ لإعْطائه a يُصادفُ لتَعَلّم كَيفَ يُسيطرُ عليه. |
Ölçü aletlerinin değerlerini öğrenmesi için yeterli zamanı yok. | Open Subtitles | لا، لا يوجد وقت له ليتعلم القياس |
Bu şeyleri kendisi öğrenmesi için yalnız bırakılmış. | Open Subtitles | تُرك وحيداً... ليتعلم هذه الأشياء بنفسه |
Aang'in güvenli bir yerde toprak bükmeyi öğrenmesi için Kral Bumi'yi bulmalıyız. | Open Subtitles | ليتعلم (آنج) إخضاع الأرض في مكان آمن... |
Bu sakin, ılık sığlıklar genç bir balinanın yüzmeyi öğrenmesi için kusursuz bir yerdir. | Open Subtitles | هذه المياه الضحلةِ الدافئةِ الهادئةِ... ... المكانَالمثاليَلحوتصغير لتَعَلّم السِباحَة |