Buradaki dinleyicilerden, bu üç iPod'u ödünç aldım, size ne demeye çalıştığımı göstermek için. | TED | وقد استعرت أجهزة الأي بود الثلاثة هذه من أشخاص هنا في الجمهور لأريكم ما أعنيه. |
Birkaç hafta önce bir arkadaştan bunun aynısını ödünç aldım. | Open Subtitles | لقد استعرت مثله من صديقي منذ عدة أسابيع ولعبت به بشكل رائع |
Bir EEG makinesi ödünç aldım ve Bay McCormick'e bağladım. | Open Subtitles | إستعرت ماكنة إي إي جي وأنا ربطت السّيد مكورميك إليه. |
İzinsiz ödünç aldım ama geri getirmeye niyetliydim. | Open Subtitles | لقد استعرته فقط بدون إذن ولكني نويت أن أعيده |
Yarın uçağı test alanına götürmek için, bunu ödünç aldım. | Open Subtitles | أنا اقترضت هذا أن يأخذ الطائرة إلى البحيرة للاختبارات غدا. |
Şayet Matt (Groening) seyirciler arasındaysa, senin dizindeki bu karakteri ödünç aldım, bir saniye içinde iade edeceğim. | TED | إذا كان ماتس بين الحضور, فقط إستعرتها وسأعيدها خلال ثواني , هذه الشخصية الكرتونية من حلقاتك. |
Eee, dün gece ödünç aldım ve azıcık kirlendi. | Open Subtitles | لقد استعرتها البارحه و لقد اتسخت بعض الشيء |
Kardeşimden ödünç aldım. Striptizcidir de. | Open Subtitles | لقد إستعرته من أخي إنه راقص تعري |
Candace'ın çeklerinden birini ödünç aldım ve şu sahte kimlikle ceza makbuzuna da aldım. | Open Subtitles | إستعرتُ أحد فحوصات كانداس، و حَصلتُ على تلك التذكرةِ المُسرِعةِ و الهوية المزيفة |
Bu arada, arabandan biraz benzin ödünç aldım. | Open Subtitles | بالمناسبة ، استعرت بعض الوقود من سيارتك .. |
Fark ettin mi bilmiyorum ama geçen yıllar boyunca bir çok eşyanı ödünç aldım. | Open Subtitles | لا أعرف إن كنت قد لاحظت لكنني استعرت منك الكثير على مر أعوام |
Komşumuzdan ödünç aldım. Ne nazik insanlar. | Open Subtitles | لقد استعرت صخور جيراننا يا لهم من ناس لطفاء |
Seninle gerçekten konuşmak istediğim için bu kadının bedenini ödünç aldım. | Open Subtitles | لقد أردت حقاً أن أتقابل معكِ و أتحدث معكِ لهذا، إستعرت جسد هذه الفتاة |
Bir arkadaşın arabasını ödünç aldım. Geri götürmem lazım. | Open Subtitles | لقد إستعرت سيارة صديق لأتمكن من المجيء وعلي إعادتها. |
Büyükannenin eski tariflerinden biraz ödünç aldım. | Open Subtitles | ؟ لقد إستعرت بعضاً من وصفات جدتكِ القديمه |
- Satın almadım, önceden konuştuğumuz gibi işten ödünç aldım. | Open Subtitles | -كلا, في الحقيقة لقد استعرته كما تحدثنا عن ذلك |
Evet onu ödünç aldım. Ve aldığıma çok memnunum. | Open Subtitles | نعم, لا, لقد استعرته ومسرور انى فعلت |
Ben de kasaba fonundan biraz para ödünç aldım. | Open Subtitles | لذا اقترضت بعضا من المال من المدينة لاغطي بعض المعوقات. |
ödünç aldım. Bununla Bahamalar'a falan gidecek değiliz. | Open Subtitles | لقد إستعرتها وكأننا لن نذهب إلى البهاما أو أيّ شئ ما |
Ve kendini biraz iyi hissedince bunu oku. Kütüphaneden ödünç aldım. | Open Subtitles | ويمكنك أن تقرأ هذه فيما بعد، لقد استعرتها من المكتبة |
O yüzden çiftliğe gittim ve onu bir süreliğine ödünç aldım. | Open Subtitles | ...لذا ذهبت إلى المزرعة و إستعرته نوعاً ما |
Hayır, bunu yolun aşağısındaki kasap Bay O'Callaghan'dan ödünç aldım. | Open Subtitles | لا، إستعرتُ هذا مِنْ السّيدِ اوكالجن الجزَّار أسفل الطريقِ. |
Galiba biraz fazla açgözlü davrandım ve çok fazla ödünç aldım. | Open Subtitles | أظن بأني كنت جشعة قليلاً مما جعلني أستعير الكثير من الكتب |
Dolabından, dolabımızdan, bir şeyler ödünç aldım. | Open Subtitles | استعرتُ بعض الأشياء من خزانتك من خزانتنا |
Hey, dinleyin. Yardımıma ihtiyacınız olur diye bunları ödünç aldım. | Open Subtitles | أسمعوا، فكرت أنّكم ستكون بحاجة لمساعدتي، لذا أستعرت هذا الشيء. |
Gösteriden sonra tiyatronun arka tarafına gittim ve onu ödünç aldım gibi birşey. | Open Subtitles | نعم, لقد عدت للمسرح بعد العرض ولقد أستعرتها نوعاً ما |
Umarım kızmazsın, araştırmamızda kullanmak için bunu ödünç aldım. | Open Subtitles | آمل بألاَّ تمانع، ولكنّي اتخذت حرية استعارة هذا للتحقيق |
Onu ödünç aldım, sonra geri vereceğim. | Open Subtitles | انا اقترضتها منهم. وساَعيدها لاحِقاً. |
Geçtiğimiz gün cekete ihtiyacım vardı ve seninkini ödünç aldım. - Henry! | Open Subtitles | لقذ احتجت إلى سترة و أبوك أعارني سترتك |