"ödetmek" - Traduction Turc en Arabe

• يدفع الثمن
• تدفع الثمن
• تدفع ثمن
• يدفعوا ثمن
• يدفع ثمن
• يدفعوا الثمن
• يدفعون الثمن
• تدفعين الثمن

Onunla ödeşmek veya yaptığını ödetmek istiyorsan bunu hapisteyken yapamazsın.
لو أردت العودة لجعله يدفع الثمن بأي حال لا يمكنك فعلها من قاع حوض ضمغي في سجن المقاطعة

Yaptıklarını ödetmek istedim, tuzağa düşsün istedim.
أردتُ جعلهُ يدفع الثمن لذا كنت أحاول خداعه و؟

Sonra kız, ailesine bunları yapanlara bedelini ödetmek istedi.
بعدها ، تعهدت الفتاة بان تدفع الثمن لمن سبب ذلك لعائلتها

The Plastikler mahvoluyordu onlara ödetmek için hangi kuralları çiğnediğim umrumda dahi değildi
والبلاستيكات سوف يسقطون قريباُ ولا اهتم كم من القوانين سوف احطم لا أجعلها تدفع ثمن مافعلت

İçinizde, derinlerde bir yerlerde, size yaptıklarını onlara ödetmek istemiyor musunuz?
في أعمق أعماقك , ألا تودّي منهم أن يدفعوا ثمن ما فعلوه بك ؟

Bu adama sana yaptıklarını ödetmek istiyorum.
اريد ان اجعل هذا الرجل يدفع ثمن ما فعله بك

Dinle, Biliyorum bu saldırı eve çok yakın, ama bedel ödetmek...
إسمعي أعرف أن هذا أثر فيك ولكن جعل شخص يدفع الثمن ليست هي الطريقه التي نتعامل بها

Halen yaşıyorken, onu öldürmeliydim... ama sana söz veriyorum, sana söz veriyorum, ona bunu ödetmek için gerekli gücü bulacağım.
كان علي قتله عندما كنت على قيد الحياة ... لكنني أعدكِ، أعدكِ بأنني سأتحلى بالقوة لأجعله يدفع الثمن

Bunu ona ödetmek istiyorum.
أريد أن أجعله يدفع الثمن

Olanların sorumlusu oydu, ben de ona ödetmek istedim.
وأردته أن يدفع الثمن

- Sen de ödetmek istedin.
جعلته يدفع الثمن.

Ona bunu ödetmek zorundaydım.
كان علي العثور على طريقة لجعلها تدفع الثمن.

- ...hatasının bedelini ödetmek istemiş.
أن شخصاً ما رأى بأن سامنثا عليها أن تدفع الثمن

Hayatta olduğum sürece seni durdurmak ve yaptığın her şeyi sana ödetmek için elimden geleni yapacağım.
طالما أنا على قيد الحياة، سأفعل كلّ ما يلزم لإيقافك، وأجعلك تدفع ثمن كلّ شيء قد فعلته

Şimdi bunu ona ödetmek, benim en büyük zevkim.
...لذا الآن أكثر ما يسرني أن أجعلها تدفع ثمن ذلك

Onlara, yaptıkları şeyi ödetmek istiyorum.
أريدهم أن يدفعوا ثمن ما فعلوه

Onlara her şeyi ödetmek istiyorum.
أريد أن يدفعوا ثمن كل شيء

Bunun içinde ne varsa Etienne'e, sana ve Rebecca'ya yaptıklarını ona ödetmek için kullanırım.
سأستخدم محتوياته لجعله يدفع ثمن مافعله لإتييني ما فعله لك و لريبيكا

Kendi bölümünden biri sana ihanet etti ve sen de bunu ödetmek istiyorsun.
لقد خانك شخص من قسمك وتريدهم أن يدفعوا الثمن

Arkadaşlarımı öldüren asilere bunu ödetmek istiyorum.
الثائرون قتلوا أصدقائي. أريد ان أجعلهم يدفعون الثمن.

Sana ödetmek istiyordum ama senin tekneden inişini görünce ne kadar güzelleştiğini görünce tüm o kötü duygular kayboldu.
و أجعلكِ تدفعين الثمن لكنني حين رأيتكِ تنزلين من ذلك المركب