Babam, bunun annemden kaynaklandığını ve öldüğü güne kadar da beni bozup çürüttüğüne inanıyor. | Open Subtitles | يعتقد أنه انتقل إلي من والدتي معكراً حياتي به حتى يوم وفاتها |
Onu bırakamadım ben de öldüğü güne kadar onunla kaldım. | Open Subtitles | لم أستطع أن أتركها هكذا لذا بقيت معها حتى يوم وفاتها |
öldüğü güne kadar bir huzurevinde işkenceye uğradı. | Open Subtitles | وتعرضت للتعذيب في المستشفيات حتى يوم وفاتها |
Büyükannem, öldüğü güne kadar asla "Evet" demediğini söyledi. | Open Subtitles | حتى يوم وفاتها, قالت جدتي أنها لم توافق قط. |
Sol Yi'nin annesi öldüğü güne kadar Sol Yi ve senin için endişeleniyordu! | Open Subtitles | زوجتك كانت قلقة على (سول) حتى يوم وفاتها |