Bildiğim kadarıyla Bay McCardle, hiçbir çocuk öldürülmedi. | Open Subtitles | على حد علمى ، مستر ماكاردل لم يقتل اطفال |
Amos hırsızlık ya da kavga nedeniyle öldürülmedi. | Open Subtitles | عاموس لم يقتل فى سرقة او جريمة عادية او عراك |
Bryan o gün öldürülmedi. Asiler onu öldü gibi gösterdiler. | Open Subtitles | لم يقتل ذلك اليوم المتمرّدون زوّروا موته |
Ama kesinlikle Japonlar tarafından öldürülmedi. | Open Subtitles | ولكنهُ بالتأكيد لم يُقتل بواسِطة اليابانيين. |
- İyi ama, eşekarısı tarafından öldürülmedi ki. | Open Subtitles | و لكنها لم تُقتل بواسطة الزنبور |
Rahatla, bebeğim. Burda on yıldır kimse öldürülmedi. | Open Subtitles | استرخي يا حبيبتي، لم يقتل أحد هنا منذ 10 سنوات |
Eğer kirli polis değilse, o zaman para yediği için öldürülmedi demektir. | Open Subtitles | إن لم يكن قذرا, فإذن لم يقتل لأنه كان يختلس |
Proje başladığından beri... bölgede aslan öldürülmedi. | Open Subtitles | ولم يقتل أي من الأسود في المنطقة المجاورة منذ بدأ المشروع. |
Sophia'nın kocası bir terörist olduğu için öldürülmedi. | Open Subtitles | زوج صوفيا لم يقتل كما ظن البعض في خادث أرهابي |
Yargıç Beaubien'in oğlu da daha önce öldürülmedi. | Open Subtitles | إبن القاضي بوبيان لم يقتل أبدا من قبل |
Baban öldürülmedi. Kendi canını aldı. | Open Subtitles | أبوك لم يقتل ، لقد أخذ حياته بنفسه |
- Harikayım. Bankada kimse öldürülmedi. | Open Subtitles | لم يقتل أحد في البنك و الجميع سعداء |
- öldürülmedi. | Open Subtitles | لقد قام بما لم ينبغِ عليه القيامُ به -لم يقتل |
McGuire çapraz ateşte öldürülmedi. | Open Subtitles | ماجواير لم يقتل في تبادل إطلاق النار |
West burada öldürülmedi, bu yüzden çok az kan vardı. | Open Subtitles | (ويستي) لم يقتل هنا ذلك سبب وجود القليل من الدماء |
Dahası kartel tarafından öldürülmedi. | Open Subtitles | وهذا يقترح أنه لم يقتل عن طريق العصابة. |
Bu neye benziyor sence? Ben evinde öldürülmedi. | Open Subtitles | ماذا يبدو هذا لكِ؟ بن لم يقتل في منزله |
- Tamam her şeyden önce, o öldürülmedi, başka bir boyuta geçti. | Open Subtitles | أولاً لم يقتل لقد صعق لأبعاد أخرى |
Tabii ki öldürülmedi. Sadece bir cinayet değil yani. | Open Subtitles | بالطبع لم يُقتل ليس بذلك النوع من القتل |
Tully Postdam'da öldürülmedi, Muller'in orada öldürüldü. Ceset akım yönünde yüzüyordu. | Open Subtitles | و (تالى) لم يُقتل فى (بوتسدام) لكنه قـُتل عند (مولر) .. |
Karın Türk suikastçılar tarafından öldürülmedi. | Open Subtitles | ..زوجتك لم تُقتل على يد قاتلٍ تركيّ |
Margaret Curtin, kıskanç kocası tarafından öldürülmedi. | Open Subtitles | لم تقتل مارجريت كورتين بواسطة زوجها الغيور |