"öldüremez" - Traduction Turc en Arabe

    • يقتل
        
    • يقتلني
        
    • يستطيع قتلي
        
    • يقتلوا
        
    • ليقتل
        
    • يستطيع قتلك
        
    • يستطيع قتلنا
        
    • يمكنه القتل
        
    • بإمكانه قتل
        
    Onu tanırım. Zor adamdır, ama kimseyi öldüremez. Open Subtitles أعرفه هو رجل صعب لكنه لا يستطيع أن يقتل أحد
    Kusura bakmayın ama benim uzmanımı öldüremez. Open Subtitles حسناً, أنا اسف لكنه لن يقتل محققتنا الجنائية
    Sence bir asker kimseyi öldüremez mi? Open Subtitles و انت تعتقد بان لا يمكن لجندي أن يقتل احداً؟
    Elindeki her neyse ak meşe ağacından yapılmadığı için beni öldüremez. Open Subtitles أيَّما يكون، فإنّه ليس وتد سنديان أبيض، لذا لن يقتلني
    Bu dünyadan hiçbir şey beni öldüremez. Open Subtitles لا يوجد شئ من الأرض يستطيع قتلي
    Vampirler kendi türünden olanları öldüremez. Open Subtitles ليس بمقدور مصّاصي الدماء أن يقتلوا واحداً من نوعهم.
    Ama kimseyi öldüremez. Onu çocukluğundan beri tanırım. Open Subtitles ولكنه لم يكن ليقتل اى احد فانا أعرفه منذ أن كان طفلا
    Bir insan tarafından dövülen hiçbir silah bir hayaleti öldüremez. Open Subtitles لايمكن لسلاح قد صنعه الإنسان أن يقتل شبحاً
    O sansarı hiçbir şey öldüremez. Ben asıl Rudy için endişeleniyorum. Open Subtitles لا شيء يمكن أن يقتل ذلك الماكر إنني أخشى على "رودي"
    Benim gibi büyük ve soylu bir savaşçı uyuyan bir adamı asla öldüremez. Open Subtitles بطل عظيم و نبيل مثلي لن يقتل رجل اثناء نومه.
    "İyi insanlar ölür, ama hiçbir şey onların ismini öldüremez. Open Subtitles "الرجال الصالحون يموتون، ولكن لا شيء يمكن أن يقتل اسمهم"
    Teksas Katliamı'ndaki seri katil bile bizim gibi kadınları öldüremez. Open Subtitles حتى القاتل المتسلسل من مذبحة تكساس لا يمكن أن يقتل نساء مثلنا
    Bunun enerjisini hiçbir şey öldüremez. Open Subtitles بشخصي أكثر مما كنت أشعر من قبل و لا شيء يستطيع أن يقتل هذه الفرحة
    Benim evimde, ben istemezsem, kimse kimseyi öldüremez. Open Subtitles بداخل منزلي .. لن يقتل أحدٌ أحداً ما لم أُرِد ذلك
    Valentine bulamadığı şeyi öldüremez. Open Subtitles فلانتين لا يمكنه ان يقتل ما لا يستطيع ايجاده
    Ben bir Yüksek Rahibeyim. İnsan yapımı kılıçlar beni öldüremez. Open Subtitles إنّي كاهنةٌ عُليا، لا يُمكن أنْ يقتلني نصلٌ بائدٌ.
    Ben bir hastalık değilim. Bu şey beni öldüremez. Open Subtitles أنا لست المرض اللعين، لن يقتلني.
    Beni de hiçbirşey öldüremez. Open Subtitles حتى أنا لا يقتلني شيء
    öldüremez. Ben zaten ölmüşüm. Open Subtitles لا يستطيع قتلي فأنا ميت بالفعل
    "Astığım adam bir daha asla öldüremez. Onu asmadığım için şanslı sayılır." Open Subtitles الرجال الذين حكمت عليهم بالشنق لم يقتلوا مجدداً" "لكن الكثير من الذين لم أحكم عليهم بالشنق قتلوا مجدداً
    Öylece birini öldüremez. Open Subtitles ما كان ليقتل أحدهم بتلكَ الطريقة
    Suikastçı seni bulamazsa, öldüremez. Open Subtitles لو لم يعثر عليك السفاح فأنه لن يستطيع قتلك
    Hızlı ama hepimizi birden öldüremez. Open Subtitles انه سريع، ولكنه لا يستطيع قتلنا جميعا.
    Bir komando nişancısı bile böyle öldüremez. Open Subtitles قناص في البحرية الأمريكية لا يمكنه القتل بهذه الطريقة
    Demek istediğim, uğraşsa da birini öldüremez o. Open Subtitles لكن المغزى ، انه ليس بإمكانه قتل أحد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus