Evet. Yaşım ilerliyor. Yakında tekrar ölebilirim. | Open Subtitles | نعم، لأنّ ساعتي البيولوجية تدق و قد أموت مرّةً أخرى قريباً |
Çünkü eğer sana kapılırsam ve senin beni kandırdığın ortaya çıkarsa ölebilirim. | Open Subtitles | لأنه اذا سلمت نفسي لك ، واتضح لي انك كنت تتلاعب بي ، قد أموت. |
Heran ölebilirim, Ama günden güne tıkanıyorum.. | Open Subtitles | يمكن أن أموت فى أى لحظه ولكنى أكد فى العمل ليل نهار ـ ـ |
Ve köklerimin dayandığı Belçikadaki bu postanede... hayatıma tekrar başlamayı umarak, ölebilirim. | Open Subtitles | و ربما أموت في مكتب البريد هذا متمنياً أن أبدأ من جديد هنا في بلجيكا في بلدي حيث جذوري |
Aşk için yaşarım, aşk için ölebilirim. | Open Subtitles | أنا سأعيش للحبّ، أنا سأموت من أجل الحبّ |
Dur söyleyeyim, o kadar mutluyum ki ölebilirim. | Open Subtitles | دعوني أخبركم، أنا سعيد جدا، أستطيع الموت الآن |
Dad, burada ne yapıyorsun? O kadar utandım ki, ölebilirim! | Open Subtitles | ابي ماذا تفعل هنا انا محرجة لدرجة اريد ان اموت |
Kim bilir, bu gece çok fazla eroin kullanımı sonucu beklenmedik şekilde ölebilirim. | Open Subtitles | من يعلم ، اللّيلة يُمكنني أن أكثر من تعاطي الهيرويين ، وأموت بنتائج غير طبيعيّة. |
Tanrım, o kadar sıkıldım ki, ölebilirim. | Open Subtitles | يا إلهي, أنا اشعر بالضجر جداً لدرجة اني قد اموت |
- Zor durumdayım ve bana yardım etmezsen, bu gece bu yolda ölebilirim. | Open Subtitles | وإذا كنت لن تساعدني، قد أموت على هذا الطريق الليلة |
Yalnızca eve gitmek ve aşık olduğum kızı görmek istiyorum ama onun yerine belki hiçbir zaman yapmayacağım şeyler yüzünden ölebilirim! | Open Subtitles | أريد فقط العودة للمنزل و أريد رؤية الفتاة التي أحبها ولكن بدلا من ذلك قد أموت على شيء ما |
Seri katilin elinde ölebilirim ama aç ölmeyi reddediyorum. | Open Subtitles | قد أموت في نهاية مجزرة هذا القاتل المتسلسل لكن أرفض أن أموت جائعة |
Fakat yıl 1869, ben şu an nasıl ölebilirim? | Open Subtitles | كيف يمكن أن أموت الآن ونحن فى عام 1869 ؟ |
Eğer yakın zamanda bir pasta yemezsem, ölebilirim. | Open Subtitles | إذا لم أحظى بببعض الكعك قريبا يمكن أن أموت |
ölebilirim, çünkü çoktan yük gemisiyle adaya geldim. | Open Subtitles | يمكن أن أموت لأنّي أتيتُ بالسفينة إلى الجزيرة بالفعل |
Sen incirli puding yerken ben her gün toz kepek yiyebilir ve yine senden önce ölebilirim. | Open Subtitles | و إذا أكلت النخالة كل يوم بينما تأكل أنت البودينج ربما أموت أنا أولاُ |
Aşk için yaşarım, aşk için ölebilirim. | Open Subtitles | أنا سأعيش للحبّ، أنا سأموت من أجل الحبّ |
Dur söyleyeyim, o kadar mutluyum ki ölebilirim. | Open Subtitles | دعوني أخبركم، أنا سعيد جدا، أستطيع الموت الآن |
Yani diyorsunuz ki, şu anda ameliyat olursam ölebilirim. | Open Subtitles | {\pos(190,210)} إذًا المقصود أنّي إذا خضعت للجراحة الآن، فربّما أموت |
Eğer değilse, buraya ölebilirim, ve diğer hayatta birkaç Tapınak Şövalyesi pataklayabilirim. | Open Subtitles | لأنه إن لم يكن كذلك و إن متُ هنا سأقوم بركل مؤخرات فرسان الهيكل بشكل سئ ما بعد الحياة |
Onunla evlenmezsem ölebilirim. | Open Subtitles | أوه , لينيت سوف أموت إذا كنت لا أستطيع الزواج منه سوف أفعل حقا.. سوف أموت |
Netice değişmeyecekse canımı dişime takmadan nasıl ölebilirim? | Open Subtitles | أن لم تتغير النتيجة... أذن كيف يُمكنني الموت بدون أن أقدم أفضل ما عندي؟ |
Belki bir kral olarak doğmadım veya bir kral olarak yaşamadım, ama bir kral olarak ölebilirim. | Open Subtitles | أنا لا يُمكنُ أَنْ أكُونَ ولدَ a ملك أَو عاشَ كa ملك، لَكنِّي يُمْكِنُ أَنْ أَمُوتَ مثل a ملك. |
bu sırrı nasıl söylerim sana senin uğruna ölebilirim gerçekleri söylüyorum canımı iste vereyim | Open Subtitles | كيف أخبرك بهذا السر يمكنني الموت من أجلك إنني أقول الحقيقة |
Ben ölebilirim, ama senin ölmene dayanamam. | Open Subtitles | يمكنني أن أموت و لكن لن اتحمل أن تموت انت |