Birlikte öleceğimiz için soruyorum. | Open Subtitles | من المفترض اننا سنموت معاً , وهذا شيء حميم |
Hepimiz zaten yakında öleceğimiz için beni tehdit etmen biraz mantıksız kaçıyor. Sayende işte. | Open Subtitles | أعتقد أنّ التهديد بقتلي غير ضروريّ طالما أنّنا سنموت على أيّ حال |
Mesele ölüp ölmemek değil, mesele nasıl öleceğimiz. | Open Subtitles | ليس الأمر معلق بهل سنموت أم لا بل كيف سنموت |
Elbette hepimiz öleceğiz, asıl soru nasıl öleceğimiz. | Open Subtitles | ستموت. السؤال الأهم هو، أننا نعرف بأننا سنموت |
Açlıktan önce susuzluktan öleceğimiz kesin. | Open Subtitles | سنموت من الجفاف قبل أن نحصل على فرصة للجوع |
Şu yüzden: Hepimiz öleceğiz, bunu biliyoruz, ama gerçekte asıl önemli olan nasıl öleceğimiz, sadece bizim için değil, bizden sonra hayatlarında değişikler olacak olan geride kalacaklar için de. | TED | مانعلمه هو أننا بالتأكيد جميعنا سنموت، لكن كيف سنموت هو فعلياً أكثر أهمية، بالتأكيد ليس لنا فقط، لكن أيضاً لكيف يؤثرفي حياة جميع الأشخاص الذين يعيشون بعدنا. |
İnançları uğruna öldü, aynı bizim öleceğimiz gibi. | Open Subtitles | مات في سبيل معتقداته كما سنموت |
Yani bizim de öleceğimiz anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | إذاً، هل هذا يعني أننا سنموت جميعاً ؟ |
Birlikte öleceğimiz hiç aklına geldi mi? | Open Subtitles | هل فكرت يومًا أننا سنموت معًا؟ |
öleceğimiz fikrine kapıldığın zamanlarda. | Open Subtitles | عندما كنتِ متأكدة أننا سنموت |
Ne zaman öleceğimiz bilinmez. | Open Subtitles | نحن لا نعلم أبداً متى سنموت |
Nefes almaya çalışarak öleceğimiz için. | Open Subtitles | سنموت لاهثين |
Burası öleceğimiz yer. | Open Subtitles | هنا سنموت |
Burası öleceğimiz yer. | Open Subtitles | هنا سنموت |