O yas tutmaya hazır değilse, ben de ölmeye hazır değilim o zaman. | Open Subtitles | لكنه ان لم يكن مستعداً للحزن اذاً انا لست مستعدة للموت |
Bak, bak, bak. O zaman seni öldürmek zorunda kalırız, dostum, anladın mı? Üzgünüm, ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | انظر انظر انظر، يجب علينا أن نقتلك أولا يا رفيقي، حسنا؟ آسفة لست مستعدة للموت |
- Ve ben ölmeye hazır değilim. - Neden, bilmek istiyorum? | Open Subtitles | و أنا لست مستعدا للموت - و أنا أحب أن أعلم لما لا ؟ |
ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | لست مستعدا للموت |
Bir efsane için ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | لستُ مستعداً للموت من أجل أسطورة |
Daha ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | لستُ مستعداً للموت. |
ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | لست مستعداً للموت |
- Fakat ben ölmeye hazır değilim! | Open Subtitles | لكنني لست مستعداً للموت |
ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | فأنا لست مستعدة للموت |
Daha ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | أنا لست مستعدة للموت الآن |
ölmeye hazır değilim ben. | Open Subtitles | لست مستعدة للموت |
ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | وأنا لست مستعدة للموت |
ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | لست مستعدا للموت |
ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | لست مستعدا للموت. |
ölmeye hazır değilim! | Open Subtitles | لست مستعدا للموت! |
ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | لستُ مستعداً للموت |
ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | لستُ مستعداً للموت و حسب |
Üzgünüm, ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | أنا آسف لست مستعداً للموت |
Üzgünüm, ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | أنا آسف لست مستعداً للموت |