| Bana ömrünün yarısını verirsen onu istediğin zaman öldürebilirsin! | Open Subtitles | مقابل أن تعطيني نصف حياتك تستطيع قتله متى تشاء |
| Bana ömrünün yarısını verirsen onu istediğin zaman öldürebilirsin! | Open Subtitles | مقابل أن تعطيني نصف حياتك تستطيع قتله متى تشاء |
| Onlar için ömrünün yarısını çalışırsın. | Open Subtitles | كنت تعمل نصف حياتك بالنسبة لهم. |
| Bir yere ulaşabilmek için ömrünün yarısını kapalı bir ortamda geçirmek. | Open Subtitles | قضاء نصف حياتك تحاُول الوصول لمكان ما |
| Benson ömrünün yarısını California'da her tür uyuşturucuyu satarak geçirdi. | Open Subtitles | الآن, لقد قضى بينسون نصف حياته في كالفورنيا يوزع المخدرات من كل نوع. |
| Evet... ömrünün yarısını Lokomotif-Diyarında geçirmiş. | Open Subtitles | أجل وقضى نصف حياته في مقطورة بخارية |
| Yani, ömrünün yarısını saklanarak geçirdin. | Open Subtitles | لقد أمضيت نصف حياتك تختبأين |
| ömrünün yarısını, Robert'ın harplerinde savaşarak geçirdi. | Open Subtitles | لقد أمضى نصف حياته و هو يحارب بجانب (روبرت) |