Şimdi o en güçIü adamın yüzüğünü öpmek için kapalı. | Open Subtitles | والآن فهي في الخارج لتقبيل الخاتم لأقوى رجل على الإطلاق |
Erkeğin bir bayanı öpmek için kullandığı ne ucuz bir yol. | Open Subtitles | هذه ليست الطريقة لتقبيل امرأة ناضجة |
Ve seni bir kere daha öpmek için ne gerekiyorsa yapmak istediğimi. | Open Subtitles | و بأنني كنتُ سأفعل أو أعطي أي شئ لكي أقبلك مرة ثانية. |
Her dakika, her saat seni öpmek için can atıyorum. | Open Subtitles | ¶كل لحظةٍ، وكل ساعة¶ ¶سأتحرق شوقاً لكي أقبلك¶ |
Seni öpmek için her gelişimde kendi yansımamı görüyorum ve itiraf edeyim eskiden olduğu gibi genç değilim artık. | Open Subtitles | كل ما أقترب لأقبلك أرا أنعكاسي ولنكن صريحين لم أعد صغيراً كما كنت |
Seni öpmek için doğru an ne zaman, düşünüyor olacağım. | Open Subtitles | انا ذاهب الى ان يتم التفكير فيه هي اللحظة المناسبة لأقبلك. |
Onu öpmek için altıma takoz koymam lazım. | Open Subtitles | سأحتاج إلى ركائز لتقبيله |
öpmek için izin istiyorum Neremi öpmek? | Open Subtitles | "آخر أطراف ردائك |
Birisini öpmek için başka nedenler de var. | Open Subtitles | حسناً، هناك أسباب أخرى لتقبيل شخص ما. |
-Sonra geyiği öpmek için üzerine eğildi. | Open Subtitles | فنحنى لتقبيل الايل. |
Seni öpmek için doğdum. | Open Subtitles | لقد ولدت لأقبلك |
Seni öpmek için can atıyorum. | Open Subtitles | ¶أتحرق شوقاً لأقبلك¶ |
öpmek için izin istiyorum | Open Subtitles | "آخر أطراف ردائك |