özel şirketler bunu bir tür California Altına Hücum'a çevirdiler. | Open Subtitles | الشركات الخاصة حولته لـ نوعٍ جديد من حمى الذهب بكاليفورنيا |
aslında, özel şirketler hükûmetlere vergilerle yardım ediyor. | TED | حاليّا, تقوم الشركات الخاصة بمساعدة الحكومات عن طريق دفع الضرائب. |
Deniz seviyesi yükseldikçe, zenginler şehrin yüksek kısımlarına taşındılar ve çöpleri toplaması için özel şirketler tuttular. | Open Subtitles | بينما ترتفع البحار, انتقل الأغنياء إلى المناطق الأكثر إرتفاعاً وقاموا بتوظيف الشركات الخاصة لإزالة النفايات |
Bizim gibi özel şirketler, uzay keşfinin geleceği. | Open Subtitles | الشركات الخاصة مثلنا هم المستقبل في إستكشاف الفضاء |
özel şirketler durgunlukta bunu yapamazlar iş gücünü işten çıkar bu yolla para kazanırsın. | Open Subtitles | والذي يساعدك في الخروج من الركود. الشركات الخاصة غير قادرة على فعل ذلك في حالة الركود الاقتصادي تتخلص من سبب زيادة قوة العمل تلك الطريقة التي تكسب بها المال. |
(Kahkahalar) özel şirketler sayıları doğru kullanma konusuyla çok ilgili değildirler, sadece doğru sayılarla ilgilidirler. | TED | (ضحك) ليس لدى الشركات الخاصة اهتمام كبير لتحصيل أرقام صحيحة، هم فقط يريدون الأرقام الصحيحة. |
San Diego'da, suyumuzu temizleyen özel şirketler... | Open Subtitles | في (سان دييغو), الشركات الخاصة (التي تكرر المياه من (توكسون |
özel şirketler sansürleme standartları koyuyorlar ve bu kurallar genelde keyfi ve genellikle demokrasilerde var olan anayasal ifade özgürlüğü standartlarından daha dar. | TED | لدينا موقف تطبق فيه الشركات الخاصة معايير رقابة غالباً ما تكون تعسفية (ولا مبررة) وغالباً ما تكون أضيق من معايير حرية التعبير المكفولة دستورياً والتي نملكها كجزء من الديموقراطيات. |