Dışarıda park halinde üç araç gördüler, biri resmi plakalı. | Open Subtitles | رأوا ثلاث سيارات كانت متوقفة هناك، واحد مع لوحات الحكومة. |
Sezonun son yarışında, üç araç da, aynı puanla lider. | Open Subtitles | ثلاث سيارات مربوطين بنتيجة نقاط هذا الموسم فى مقدمة هذا السباق النهائى لهذا الموسم |
Şimdi, bize ekipmanları toplamak için üç araç lazım. | Open Subtitles | الآن، فإننا سنحتاج إلى ثلاث سيارات لجمع المعدات. |
üç araç daha vardı. Onları gördün mü? | Open Subtitles | كان هناك ثلاث عربات أخرى هل رأيتهم؟ |
üç araç takipte! | Open Subtitles | ثلاث عربات في المسعى! |
Bu tanımına uyan üç araç olduğunu mu söylemiştin? | Open Subtitles | قُلت بأنهُ كانت هناك ثلاث مركبات تطابق هذا الوصف |
EYB, yani el yapımı bombalar ile koordineli olarak RPG'lerin kullanıldığı anlaşılan bir saldırıda üç araç tamamen yandı. | Open Subtitles | ثلاث مركبات تحترق، في مشهد يبدو أشبه... هجوم صاروخي وناري منسق... إستٌخدم بالإضافة إلى أجهزة متفجرة إرتجالية، |
üç araç yolladılar zaten. | Open Subtitles | لديهم ثلاث سيارات بالخارج بالفعل |
üç araç; | Open Subtitles | مرّت ثلاث سيارات. |
Tamam, Fayed'in arabasının tünelin içinde olduğu sırada, üç araç çıkmış. | Open Subtitles | حسناً، بينما كانت سيارة (فايد) في النفق، خرجت ثلاث سيارات |
Yörüngede iseniz, herhangi bir yere -- Ay, Mars -- gitmek için gerekli enerjinin üçte ikisine sahipsiniz. Bugün sizi oraya götürecek sadece üç araç var -- ABD'nin uzay mekiği, Rusya'nın Soyuz'u ve Çin'in aracı. | TED | فعندما نصل الى المدار نكون قد استنفذنا ثلثي الطاقة اللازمة للوصول الى القمر .. او المريخ .. واليوم وهناك ثلاث مركبات فضائية يمكنها ان تقلنا الى هناك .. مكوك الولايات المتحدة .. ومكوك روسيا " سويز " ومكوك الصين |