Ana bilgisayarımız, o sürede tamı tamına üç milyon işlem yapabilir. | Open Subtitles | حاسبنا المركزي يمكن أن يؤدي ثلاثة ملايين عملية في ذلك الوقت. |
Ama bunun imitasyon hayat sanatı olduğunu biliyoruz ve bu doğaya dönüşüyor, bir sonraki hayvan, üç milyon yıl öncen gelişti. | TED | لكننا نعرف أن الفن محاكاة للحياة, وقد تبين أنه حيوان من الطبيعة، قبل ثلاثة ملايين سنة، تطور الحيوان التالي |
Mesela bir milyon insanı öldürmen gereken bir patlama olmasını istersin ama gidip de üç milyon insanı öldürecek bir patlamaya neden olursun. | Open Subtitles | لنقل بأنك تريد قنبلة تكفي لقتل مليون شخص و تستخدم قنبلة كافية لقتل ثلاثة مليون شخص |
Hayır, kesinlikle yok. üç milyon kilometre civarda tek gemi biziz. | Open Subtitles | لا سيدي ، نحن الوحيدون في مدى ثلاثة مليون نقرة |
üç milyon dolar gitti ve Nesky dosyası ortada yok. | Open Subtitles | ثلاث ملايين دولار قد اختفت ولا يوجد دليل |
Geçen seferkinden üç milyon daha az kişi uzaya fırlatılışı seyretti. | Open Subtitles | عدد من شاهدو آخر إنطلاق يقل بثلاثة ملايين عن عدد من شاهدوا الإنطلاق الأول |
Zırlamayı kes, ve üç milyon dolarlık evine dön güzel karınla beraber yarınlarını planlamaya başla. | Open Subtitles | وادخل إلى منزلك البهيّ ذو الثلاث ملايين والتقي بزوحتك الآلهة وفكّر كيف ستحوّل |
Dinle, bu herifler, üç milyon onlarda. | Open Subtitles | إسمع، هذان الرجلان، إن الملايين الثلاثة بحوزتهما. |
Hemen aradaki farkı hesapladılar ve dengeyi sağlamak adına üç milyon dolar yatırım yaptılar. | TED | لذلك على الفور، قاموا بحساب الفرق، واستثمروا ثلاثة ملايين دولار لمحاولة موازنة الأمور. |
Tahminlerimize göre, kıtadaki diğer market platformları birlikte çalışırsa 2025 yılına kadar ek olarak üç milyon tane meslek oluşturabilirler. | TED | وقدرنا ذلك معًا مع أسواق أخرى عبر الإنترنت في القارة، يمكنهم توليد ثلاثة ملايين وظيفة إضافية بحلول عام 2025. |
Sıtma yılda bir ila üç milyon insanı öldüren bir hastalık. | TED | الملاريا هي مرض يقتل واحد إلى ثلاثة ملايين شخص سنوياً. |
Çıktı oranı şu anda 1.5 milyon tül, yılın sonuna doğru üç milyon olacak. | TED | معدل الإنتاجية حالياً هو 1.5 مليون ناموسية، ثلاثة ملايين بنهاية هذه السنة. |
Roma İmparatorluğu tahtı için üç milyon dinar! | Open Subtitles | ثلاثة ملايين دينار من أجل العرش و إمبراطورية روما |
Yaklaşık üç milyon yıl sonra bulunacak. | Open Subtitles | -وبعد ما يزيد عن ثلاثة مليون عام سيتم العثور عليها |
Taraf değiştirenlerin en değerlisi yani S Müdürlüğü memuru olarak üç milyon dolar alırsın. | Open Subtitles | ثلاثة مليون كأكثر ثمن من المنشقين مدير مكتب "اس". |
Kefalet ücreti üç milyon dolar belirlenmiştir. | Open Subtitles | الكفاله حددت بـمبلغ ثلاثة مليون ريال |
Ama Sherman Oaks'un iki üç milyon km. etrafı olabilir. | Open Subtitles | و لكن اى شىء , لنقل مثلا اثنين او ثلاث ملايين من اخشاب البلوط |
Polis sadece tek bir banka hesabına ulaştığında, iki yıldan az bir sürede İspanya dışında aklanan yaklaşık üç milyon euro buldu. Ve bu baskınlardan sadece iki gün sonra çete stoklarını geri almak için bir hukuk bürosuna rüşvet vermeye çalıştı. | TED | عندما توصلت الشرطة لأحد الحسابات البنكية، وجدوا مايقارب ثلاث ملايين يورو تم غسيلها خارج اسبانيا خلال أقل من سنتين، وبعد يومين من هذه المداهمة، حاولت تلك العصابة رشوة محامين لاستعادة منتجاتهم. |
Sanırım bana üç milyon dolar borçlusun. | Open Subtitles | اعتقد انكي تدينين لي بثلاثة ملايين دولار |
Bana krallığın üç milyon borcu olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تقولون لي أن التاج في دين بثلاثة ملايين ؟ |
Önümüzdeki altı ay boyunca üç milyon doları donduruyorum ve siz ikinizi altı aylık evliliğe mahkûm ediyorum. | Open Subtitles | سوف أجمد الثلاث ملايين دولار لمدة ستة أشهر وأحكم عليكم بستة أشهر من الزواج الجاد |
O üç milyon onun parası. | Open Subtitles | إن هذه الملايين الثلاثة تخصها. |
Bu üç milyon dolar için çok fazla. Onu otoyolda bırakıp, gitmek isterdim. | Open Subtitles | كل ذلك من أجل الثلاثة ملايين دولار علي أن أتركه هنا |
Ona üç milyon dolar mı teklif edeceksin? Evet. | Open Subtitles | إذن, تريد أن تعرض عليها ثلاثة ملاين دولار |