Ne ayda yürüyen bir adam gördü ne Mp3 çalarda Lil' Kim dinledi ne de bahçıvan, aşçı, evin hanımı kanepede üçlü serisini izledi o adam. | Open Subtitles | الذي ما رأى مشي رجل على القمر أو إستمع إلى ليل ' كيم على إم بي 3 لاعب أو راقب فشل الفشل الإختراق الثلاثي الكوكا مضغ |
üçlü seks yapmadan çoğu kardeşlik seni davet bile etmez. | Open Subtitles | معظم النوادِ الليلية لا تدخلكِ إلا إن مارستِ الجنس الثلاثي |
Tüm dünyada üçlü saltoyu yapmış sadece altı adam var. | Open Subtitles | الستة رجال الوحيدين في العالم الذين قاموا بأداء الدورة الثلاثية |
Bu, The Rock'tan En İyi üçlü olarak Uluslararası müsabakalara kimlerin gideceğini belirleyecek. | Open Subtitles | هذة الجولة سوف تحدد من يذهب الى النهائيات من نادي الروك كأفضل ثلاثي |
Liman Müdürlüğü'ne ve üçlü Bölge'ye de çocuk kaçırma alarmı verdik. | Open Subtitles | ويتمّ الآن إصدار تحذير بإختطاف طفلة لسلطة الميناء ومنطقة الولايات الثلاثة. |
Sanki bir kaç düşük seviyeli iblis gibi gönderdi bizi üçlü. | Open Subtitles | الثالوث أرسلنا بعيداً مثل زوج من الشياطين ذات المستوى المنخفض |
Bir keresinde, üçlü grup yapmanın fantezisini bile kuramayan bir adamla birlikteydim. | Open Subtitles | حسناً ، كنت مرة مع رجل لم يقدر على تخيل علاقة ثلاثية |
Onların garip bir dikkat modelleri var. Posner'in üçlü dikkat modeli. | TED | إنّ نماذج الانتباه الحالية معقّدة مثل نموذج بوسنر الثلاثي للانتباه |
üçlü, yabancılaşma ile savaşlarını sokaklarda açıkça birbirlerine yakınlaşarak veriyorlardı. | TED | يحاول الثلاثي مواجهة اغترابهم من خلال دمج أنفسهم فعليًّا في الشوارع العامة. |
üçlü geleneksel düşünceleri yıkmış, yaşlıların da korkabildiğini göstermişti. | TED | ولكن بعيدًا عن تحدّي المعايير الثقافية الاجتماعية المتعلقة بكبار السن، يلقي الثلاثي الضوء على الخوف من العزلة. |
Gerçek şu ki, korkarım üçlü hikâyem söylediğim şekilde geçmedi. | Open Subtitles | أخشى أن العلاقة الثلاثية لم تكن بالطريقة التي أخبرتها لكم |
Eğer üçlü uzlaşmayla dönerse hiçbirinin yalan söylemediğini anlarsın. | TED | في حال عودة المجموعة الثلاثية باتفاق تام عندها تعلم بأن لا أحد منهم يكذب |
Işıklandırmaya başladık ve gözleri içindeki üçlü merceklerin kötü yansıması olduğunu fark ettik. | TED | بدأنا الإضاءة وأدركنا أنّ العدسات الثلاثية داخل منظاره كانت تشوّش الانعكاسات |
Gezintiye çıkmak için enteresan bir üçlü olmuşsunuz. Ziyaretinizi neye borçluyum? | Open Subtitles | ثلاثي غريب في هذه الرحلة إلى ماذا أدين بشرف هذه الزيارة؟ |
Ve sonra daha da ileri götürerek... ...bu üçlü renk sistemini kullandık. | TED | ومؤخراً كنا أكثر تطوراً ونحن لدينا نظام ألوان ثلاثي. |
Keller gittikçe azıyor... ve O'Reily'de Cyril ve Andy'le üçlü takılmaktan bahsediyor. | Open Subtitles | كيلَر يشعرُ بالإثارَة و أورايلي كانَ يتحدَّث عَن جِنس ثلاثي معَ سيريل و آندي |
Birkaç saat önceki üçlü Axel atlayışı da neyin nesiydi? | Open Subtitles | لماذا قمت بإحضار الدوريات الثلاثة منذُ عدة ساعات ماضية ؟ |
Korku saçan bir üçlü olacağız. - Tarihin akışını değiştireceğiz. | Open Subtitles | سنبقى الثلاثة المخيفين الذي لديهم القدرة على تغيير مسار التاريخ |
Christy, bizi öldürmek isteyen üçlü tarafından yetiştirildi, unuttun mu? | Open Subtitles | كريستي عملت مع الثالوث وهو الذي أراد قتلنا ، أتذكرين ؟ |
Svetlana üçlü olarak devam etmemizi ve Alibi'da onun için çalismamizi söylüyor. | Open Subtitles | سفيتلانا تودنا ان نظل على علاقة ثلاثية و نعمل عندها فى الحانة |
Demek ya aynı kâğıttan üç tane ya da bir çift üçlü var. | Open Subtitles | مما يعني أنه إما لديك ثلاث ورقات من نوع ما، أو رقم ثلاثة |
Daha 12 yaşında. üçlü seks'in kareografisini öğrenmesede olur. | Open Subtitles | إنه في الـ 12، لا يحتاج لمعرفة كيف يمارس جنساً ثلاثياً |
Kapıların iki yöne de açıldığını duydum. Belki üçlü yaparız. | Open Subtitles | حسناً، سمعتُ بالامر من كِلا الإتجاهين ربما نتمكّن من الحصول على علاقة ثلاثيّة |
Bu David'in kötülük, acı çekme ve ölüm üçlü çelişkisine cevabıydı. | TED | كان هذا رد داوود على المعضلات الثلاث الشر والمعاناة والموت. |
Her şey güzel olacak. üçlü yapıyormuş gibi. | Open Subtitles | سيكون الأمر علي ما يُرام مثل علاقه ثلاثيه |
Jessa tanıştığımız ilk gece arkadaşın Marnie'yle birlikte üçlü yapacağımızı düşünmüştüm. | Open Subtitles | جيسا أول ليلة التقينا بها بأمانة ظننتُ أننا سنحظى بعلاقة ثلاثية |
Soylu üçlü yönetimimiz, saygıdeğer Mark Antony'nin şehirden ani ayrılışını ilan eder. | Open Subtitles | حكومتنا الثلاثيه النبيلة تُعلنُ المغادرة الفورية للمبجل مارك انتوني من هذه المدينه. |
Doyle, ona dört üçlü verdiğime eminim! | Open Subtitles | دويل أنا متاكد بأنني أعطيته اربع ثلاثات |
Hayret, belki de üçlü cinayetle alakası vardır. | Open Subtitles | ياهذا .. ربما لديه شيئاً لإرتكاب قتل ثلاثى |