"ülkem" - Traduction Turc en Arabe

    • بلادي
        
    • بلدي
        
    • دولتي
        
    • وطني
        
    • بلدى
        
    • لبلدي
        
    • بلادى
        
    • بلد
        
    • موطني
        
    • مدينتي
        
    • بلادنا
        
    • لبلادي
        
    • فبلدي
        
    • لوطني
        
    • بلادُي
        
    ülkem neden sonunda bizi kırıp geçirecek bir saldırıyı kasten kışkırtsın? Open Subtitles لماذا تقوم بلادي باستفزاز بلادك عمداً للقيام بشن حرب تقضي علينا
    Biliyorum ben bir kişiyim. ülkem için savaştım ve bununla gurur duyuyorum. Open Subtitles أعرف أنني رجل، أنا قاتلت من أجل بلادي و أنا فخور بذلك
    ülkem sadece koca bir manastırdan ve mutlu keşişlerden oluşmuyor. TED إن بلدي ليس ديرا كبيرا مسكون من قبل رهبان سعداء.
    ülkem bana insanoğluna olan sevgi yeterliliğinin takvaya yakın olduğunu öğretti. TED لقد علمتني بلدي أن قدرة الإنسان على الحب هي أقرب للتقوى.
    Bunların ülkem ile ilgili en temel üç klişe olduğunu da bu şekilde öğrenmiş oldum; politika, sigara ve başörtüsü. TED توصلت إلى أن الصور النمطية الأساسية عن دولتي كانت: السياسة, السجائر, والحجاب.
    ülkem yerle bir olurken, caddelere dağılan cesetlerin görüntüsü gözlerimin önünden gitmiyor. Open Subtitles لا أزال أرى الجثث المبعثرة في الشوارع عندما احترقت أرض وطني
    Belçika Polisi'ne yardımcı oldunuz ve ülkem de buna müteşekkir. Open Subtitles فقد ساعدت البوليس البلجيكى , ولذا بلدى ممتنة جدا لك.
    Açlık, ülkem Zimbabve'yi vurmuştu ve bize yetecek kadar yemeğimiz yoktu. TED عانت بلادي زمبابواي من المجاعة، ولم يكن لدينا ما يكفي من الأكل.
    AG: Benim ülkem dört bin kadar alabileceğini düşündü. TED أنطونيو غتيراس: من المفترض أن تستقبل بلادي 4 ألاف.
    Dinle, burası benim ülkem ve ne istersem onu yaparım. Open Subtitles حان الوقت لتدرك ان هذه بلادي ,وأفعل ماأريد
    ülkem NASA ve Dışişleri Bakanlığı'nın çabaları için minnettardır. Open Subtitles بلادي ممتنة لجهود وكالة ناسا و وزارة الخارجية
    Çok zor bir dönemde doğdum. ülkem savaşın içindeyken doğdum. TED حسناً وُلدت في أصعب الأزمان، حينما كانت بلدي في حرب.
    Senin gibi iğrenç biri tarafından kurtarılmaktansa ülkem için ölürüm. Open Subtitles أفضل أن أموت من أجل بلدي على أن ينقذني أمثالك
    Lütfen arkadaşlarına ülkem adına gösterdikleri çabaları takdir ettiğimi ilet. Open Subtitles أرجوك قُل لأصدقائك أنني أقدّر كل جهودكم, نيابةً عن بلدي
    Aklını mı kaçırdın? Ben NATO İrtibat'tanım. Burası benim ülkem bile değil. Open Subtitles هل فقدت عقلك، انا ضابط ارتباط لحلف الناتو أنها حتى ليست بلدي.
    Çünkü burası benim ülkem ve başkan benim, ve bu da Anayasa'm. Open Subtitles لان هذا المكان هو دولتي وانا هو الرئيس.. وهذا هو دستوري
    Bu araştırmaya benim ülkem de yatırım yaptı. Open Subtitles دولتي قامت بالاستثمار في هذا الدواء أيضاً.
    Babamdan nefret ederim ülkem bir bok çukuru, ve Ithaca da gerilememi sağladı. Open Subtitles وطني عبارة عن دلو قمامة و إثيكا كانت خياري الأخير
    Şu anda ülkem bana yıldızlar kadar uzak görünüyor. Open Subtitles فى هذه اللحظة ، إن بلدى تبدو بعيدة بعد النجوم
    Hala müzik için yapacak çok şeyim var ve Kraliçe, ülkem için. Open Subtitles ما زال هنالك الكثير لأفعله للموسيقى و لملكتي و لبلدي
    ülkem için büyük değer taşıyorsun müsaade et de ülkemin çıkarları için kendim karar vereyim. Open Subtitles يجب ان اُذكّرك بأنك ذو فائدة عظيمة لبلدى وحفاظا على سلامتك, يجب ان تسمح لى بأن أحمى مصالح بلادى بطريقتى الخاصة
    Küçük bir ülkede yağmurlu bir seçim günüdür, bu ülke benim ülkem olabilir, ama sizin ülkeniz de olabilirdi. TED كان ذلك يوم انتخابات ماطر في بلد صغير -- يمكن أن يكون بلدي ولكنه يمكن كذلك أن يكون بلدك.
    Kendi ülkem Uganda örneğini vermek istiyorum, ve buraya yardımları getiren teşvik yapısını. TED أريد أن أستخدم مثالاُ من موطني يوغندا وهذا نوع هيكل الحوافز الذي جلب المعونة هناك.
    Maya'nın ülkem hakkındaki düşüncelerinden etkilenmiyorum. Open Subtitles انا غير متأثر بوجهة نظر مايا لحياة مدينتي
    Aradaki fark benim ülkem Karayiplerin ortasında küçük bir nokta değil. Open Subtitles الفرق هو أن بلادنا ليست مجرد بقعة صغيرة في وسط البحر الكاريبي
    Efendim, bilmenizi isterim ki ülkem için her şeyimi feda ettim. Open Subtitles يجب أن تعرف، سيدي .. لقد أعطيت كلّ شيء لبلادي ..
    Benim ülkem, benim insanlarım on kat hatta yüz kat daha değerlidir benim için! Open Subtitles فبلدي , و شعبي هُم أكثر أهمية بِعشر مرات ..
    Bunu, bu adamlar için ve ülkem için yapmaktan gurur duyuyorum. Open Subtitles فخور بعملي لأجل هؤلاء و فخور بعملي لوطني
    "Benim ülkem de böyledir, ayni seninki gibi" Open Subtitles "مثل هذا أيضاً بلادُي. تماما كأرضكِ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus