Sen hiç ülkendeki siyah terörist avlamadın mı? | Open Subtitles | أنا متأكد من أنك قتلت العديد من الأرهابيين السود في بلدك |
Kutular 8 gün içinde ülkendeki limana ulaşacaklar. | Open Subtitles | ستصل العبوات إلى الميناء في بلدك خلال ثمانية ايام |
Senin ülkendeki herkes senin kadar acımasız mı? | Open Subtitles | أكلّ من بلدك متحجّر الفؤاد مثلك؟ |
Yani ülkendeki insanlar bunu okuduğunda yardıma mı gelecekler? | Open Subtitles | و عندما يقرأها الناس في بلادك سيأتون لمساعدتنا. أليس كذلك؟ |
Öyleyse ülkendeki insanlar bunları okuduklarında... | Open Subtitles | اذن الناس في بلادك ... يقرأونه |
Senin ülkendeki tüm evlatlar senin gibi mi? | Open Subtitles | هل كُلّ إبن مِنْ بلادكَ مثلك؟ |
Senin ülkendeki tüm evlatlar senin gibi mi? | Open Subtitles | هل كُلّ إبن مِنْ بلادكَ مثلك؟ |
Bak, ben ülkendeki ayrıcalıklarla doğmadım. | Open Subtitles | كما ترى، لم أحظى بميزة الولادة في بلدك |
ülkendeki tarlalarda pek çalışmamışsın anlaşılan. | Open Subtitles | و في بلدك لم تشتغل كثيراً |