Ee, Blackadder, anlatsana, üst düzey ünlülerle vakit geçirdin mi? | Open Subtitles | إذاً يابلاكادر, أخبرنا, هل التقيت ببعض المشاهير من الزمن الماضي؟ |
O ünlülerle bir teknede hapis mi olacağım? | Open Subtitles | أود أن يكون عالقا على هذا القارب مع كل هذه المشاهير. |
Hey, filmi boşverin. Ben sadece ünlülerle tanışmak istiyorum. | Open Subtitles | فليذهب الفيلم للجحيم أريد فقط التسكع مع المشاهير |
Sadece modellerle ve ünlülerle takılırmış. | Open Subtitles | و يبدو إنه يواعد العارضات فقط و المشاهير من الدرجة الأولى |
ünlülerle, yöneticilerle, siyasilerle iş yapıyorum. | Open Subtitles | أنا أتعامل مع المشاهير والمدراء الكبار والسياسيين |
Sokak ortasında ünlülerle konuşmak hiç şık bir hareket değildir. | Open Subtitles | ليس من اللطف أن تزعج المشاهير في الأماكن العامة |
Hey, filmi boşver. Ben sadece ünlülerle takılmak istiyorum. | Open Subtitles | فليذهب الفيلم للجحيم أريد فقط التسكع مع المشاهير |
Tüm dünyayı görmek ve ünlülerle tanışmak istiyorum. | Open Subtitles | لدي الحاجة لرؤية العالم , ومقابلة المشاهير |
Sidney, dün gece hakkında sana bir tavsiyem var. Bir daha ünlülerle sakın konuşma. | Open Subtitles | سيدني، بخصوص ليلة البارحة نصيحة صغيرة، لا تكلم المشاهير |
Ve çoğu insan, bir gazetecinin ünlülerle takılmasını hayal kırıklığı olarak değerlendirmiyor. | Open Subtitles | معظم لا تعتقد أن قضاء الوقت مع المشاهير هي خيبة أمل |
Şu ünlü olmak içi ünlü olan sığ ve aptal ünlülerle çıkmak hiç ilgi alanıma girmiyor. | Open Subtitles | ليس لدي مصلحة في تعود واحدة من تلك الضحلة المشاهير الذين أحمق من مشهورة فقط لكونها مشهورة. |
North Shore lisesinde ünlülerle nasıl başa çıkılacağını biliriz. | Open Subtitles | نحن نعرف كيف نتعامل مع المشاهير هنا في الثانوية |
Önce zengin ve ünlülerle takılmak için kuzeye gitti. | Open Subtitles | في البداية، ذهب بالسيارة الى الشمال حيث المشاهير والاغنياء |
Hayır, sevdim onu Johnny. ünlülerle çıkmıyorum ama. | Open Subtitles | أنا معجبة به حقاً، لكنني لا أواعد المشاهير |
Etkinliklere sadece ünlülerle katılırım. | Open Subtitles | انا دائما ما اصِل للمناسبات الخاصة مع المشاهير |
Beni seni aramayı bırakan ünlülerle tanıştırmaz mısın? | Open Subtitles | الامتناع عن تقديمي إلى المشاهير الذين توقفوا عن معاودة اتصالاتك؟ |
Tamamen ünlülerle dolu bir odaya gitmiştik, oraya "Ünlüler Kabini" demişti. | Open Subtitles | في غرفة مليئة المشاهير يدعو المشاهير مجلس الوزراء |
Sonra hayalini gerçekleştirmek için Hollywood'a gitti, bazı ünlülerle arkadaş olmaya. | Open Subtitles | وبعدها إنتقلت لـ هوليود لتحقق حلمها بأن تصبح أصدقاء مع بعض المشاهير |
Bütün o ünlülerle tanıştım, herkes öyle harikaydı ki. | Open Subtitles | قابلت المشاهير, كل واحد منهم كان بمنتهى الروعه |
Sen ünlülerle sevişebilirsin ben de eskiden görüştüğüm biriyle düzüşebilirim... ki yaptım da... | Open Subtitles | تستطيع أن تمارس الجنس مع المشاهير أنا أستطيع أن انام مع اصدقائي السابقين وهذا ما فعلته |