"ürünlere" - Traduction Turc en Arabe

    • المنتجات
        
    • منتجات
        
    • ومنتجات
        
    Ve her zaman yaptığımız gibi ürünlere konsantre olmaya devam edeceğiz. TED وعلى هذا فسوف نستمر كالعادة في التركيز على المنتجات.
    Sonuçta, gerçekten ürünlere konsantre olmaya devam edeceğiz. TED نعم, إننا سنستمر حقًا في تركيزنا على المنتجات.
    Bir diğer deyişle bir laboratuvarda materyaller ürettik ve onu birkaç günde çeşitli ürünlere dönüştürdük. TED في عبارات أخرى، في مختبر واحد صنعنا موادًا وحوّلناها إلى مجموعةٍ من المنتجات في غضونِ أيّام.
    Peter Gregory her zaman ürünlere değil insanlara yatırım yap derdi. Open Subtitles بيتر جرجورى يقول دائماً لا تستثمر فى منتجات استثمر فى أشخاص
    Bu 21 milyon galon petrolün çıkartılıp yeni ürünlere dönüştürülmesine eşit. TED هذا يعادل 21 مليون جالون من الزيت المُلقى في مدافن القمامة تم تحويله إلى منتجات جديدة.
    Aynı zamanda insan deneyimini anlamlı içgörülere ve sonra dokunsal jestlere ve ürünlere dönüştürme yeteneğini de alır. TED تحتاج أيضًا إلى القدرة على تصفية التجربة البشرية إلى أفكار ذات مغزى ثم بعدها إلى حركات ومنتجات لمسية.
    Süt ürünlerinden meyve-sebzelere; hatta ahşap, gıda dışı ürünlere kadar. TED من الألبان إلى الفاكهة والخضار، إلى المنتجات غير الغذائية المصنوعة من الخشب.
    Alışveriş yapmak için sabırsızlanıyorum. Şu yenilikçi ürünlere bak. Open Subtitles أتوق لأن أتسوق، انظري لكل هذه المنتجات المبتكرة
    Ve yağ içermeyen şu ürünlere bakalım. Open Subtitles و خُذوا تلكَ المنتجات المنخفضة أو عديمة الدهون
    Sizi uyarmalıyım efendim, Günlük ürünlere karşı ciddi tiksintim var Open Subtitles أنا أريفك تحذيرك يا أنسة ، أنا لدي حساسية تجاه المنتجات القشدية
    Buradaki en zor işlerden biri budur çünkü hem başarılı müşteri ilişkileri hem de ürünlere hakimiyet gerekiyor. Open Subtitles هذه إحدى أصعب الوظائف التي لدينا تربط ما بين خدمات العملاء و سلاسة المنتجات
    Konuya dönersem, düşünüyordum da Silikon Vadisi'ndeki bizler ciddi olarak ürünlere veye objelere -- özellikle teknolojik objelere konsantre olmuş durumdaydık. TED ولهذا فحينما أستعيد الذكريات أتذكر أننا كنا في سيليكون فالي نركز وبشدة على المنتجات والأشياء الملموسة طبعًا الأشياء الملموسة التقنية
    Sadece ayakta durun ama ürünlere bakmayın." TED فقط امكثوا ولا تواجهوا المنتجات بأجسادكم."
    Kredi notları olmadığı için, hayatlarını geliştirebilecekleri bir krediye ya da finansal ürünlere erişimleri de yok. TED ولأنهم لا يمتلكون الأهلية الائتمانية ليس لديهم إمكانية الوصول إلى المنتجات الائتمانية أو المالية والتي يمكن أن تحسن من مستوى حياتهم.
    Her şey hacklenebilir ve bu araştırma çok önemli fakat karşılaştığımız ikinci zorluk ARGE'den ve prototiplerden nasıl gerçek ürünlere geçeceğimizdi. TED يمكن اختراق كل شيء، والبحث مهم، ولكن التحدي الثاني أمامنا هو كيف ننطلق من البحث والتطوير والنماذج الأولية إلى منتجات فعلية؟
    diye sorduk. Çünkü, hepimizin güvendiği sosyal doku pahasına bireylere hizmet etmeyen ürünlere ihtiyacımız var. TED لأننا بحاجة إلى منتجات لا تخدم الأفراد على حساب النسيج الاجتماعي الذي نعتمد عليه جميعاً.
    Bu teknoloji türünün, bizim karbondioksiti kârlı şekilde değerli ürünlere dönüştürmemize yardım edebileceğini düşünüyoruz -- hem gezegenimize, hem de işletmelere yararlı olacak şekilde. TED نحن مؤمنين أن هذه التقنية يمكن أن تساعدنا بالفعل تحقيق أرباح عن طريق تدوير ثاني أكسيد الكربون في منتجات قيمة وهو أمر مفيد لكوكبنا كما أنه مفيد للأعمال.
    Bizim daha genç birisi için bir şeyden vazgeçtiğimizde, ya da yaşlanmayı önleyici ürünlere bel bağladığımızda, veya vücudumuz sırf değiştiği için artık bizi ele verdiğini hissettiğimizde aslında inkar ediyoruz. TED إنه الإنكار عندما نحاول أن نبدو أكثر شبابًا. أو عندما نصدق منتجات مقاومة الشيخوخة. أو عندما نشعر وكأنّ أجسادنا تخذلنا. ببساطة لأنها في طور التغيّر.
    Ama şimdi diğer yandan AIR-INK iktisadını hallettiğimiz için onu bu kirliliği bize vermeyi ve ondan mürekkep yapmayı ve çok daha değerli ürünlere çevirmeyi teşvik edebiliyoruz. TED لكن الآن، بفضل الاعتبارات الاقتصادية لإير إنك، استطعنا تشجيعه لإعطائنا التلوث وصنع الحبر منه، وتحويله إلى منتجات أكثر قيمة.
    Piyasa-yaratıcı yenilikler, karmaşık ve pahalı ürünleri basit ve uygun fiyatlı ürünlere dönüştürüyor ki böylece toplumdaki çok daha fazla insan onlara erişebiliyor. TED إن ابتكارات خلق السوق من شأنها تحويل المنتجات المعقّدة باهظة الثمن إلى مجرد منتجات بسيطة وفي متناول اليد، وبالتالي، فإن بمقدور غالبية السكان في المجتمع الوصول إليها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus