"üzümlü" - Traduction Turc en Arabe

    • العنب
        
    • الزبيب
        
    • بالعنب
        
    • بالزبيب
        
    • عنب
        
    • عنبية
        
    • زبيب
        
    • بزبيب
        
    • والزبيب
        
    • المحشوة
        
    Evet, bütün gün canım üzümlü soda çekti ve bizimkier asla almıyor. Open Subtitles أجل، كنت أرغب بالقليل من صودا العنب طوال اليوم ولا يشترياها والداي
    üzümlü var ve süper çikolatalı ve... Open Subtitles أخذو العنب والأخرق الخارق و الشوكولاتة و
    üzümlü kekten bahsetmişken iki tane getirsene, Milton. Open Subtitles ما دمت قد ذكرت كعكة العنب فأعطنا قطعتين منها يا ميلتون
    Kuru üzümlü küçük ekmekler için hiç vaktin yok sanırım. Open Subtitles أظن أنه لا يوجد لديكش وقت لبعض خبز الزبيب المحمص
    Bu arada buza yatırılmış üzümlü soda ve ayı postu bizi bekliyor. Open Subtitles بالمناسبة، لديّ صودا بالعنب مثلجة مع سجادة جلد دب في الانتظار حقًا؟
    Fırında kabaran bir üzümlü ekmek düşünün. TED لنتخيل قطعة من الخبز بالزبيب تنتفخ داخل الفرن.
    Buna Bayan Ruskin'in bektaşi üzümlü enfes turtasında hepimiz tanık olduk. Open Subtitles كما التي شهدناها في فطيرة عنب السيدة راسكين
    Bir keresinde üzümlü gazoz yaparak sınıfa karbondioksiti öğretmişsin. Open Subtitles وكيف احد المرات فكرت بان الكربون والديوكسيد يصنع لك صودا العنب في الصف.
    Demek istediğim, yanlış rafa koydum diye üzümlü sodamdan vaz geçmem. Open Subtitles انني اقول فقط بأنني خسرت صودا العنب لقد وضعته في الرف الخاطئ
    Her türlü aromalı uyar ama üzümlü olursa tadından yenmez. Open Subtitles أيّ نكهة ستفي بالغرض، مع أنّي أحبّها بنكهة العنب
    Biz küçükken hani üzümlü bir sakız vardı ya? Open Subtitles علكة العنب التي يملكونها عِندما كُنا صغارًا؟
    Ve bahse girerim ki birisi üzümlü soda istiyordur. Wow... Open Subtitles وأراهنُ على أنَّ هنالك من يرغبُ في صودا العنب الصودا على حسابي
    Bu arada buzlu, üzümlü sodam ve ayı postum hazırda bekliyor. Open Subtitles بالمناسبة لدي بعض صودا العنب المثلجة وبعض الجعة في انتظارنا
    Sabırsızlanıyorum. Bu kuru üzümlü kek. - Hardalın tadı ağzına geldi mi? Open Subtitles لا أستطيع الانتظار إنها كعكة الزبيب الكروية هل تستطيع تذوّق الخردل ؟
    Her hafta, adam üzümlü ekmekleri getirir, yanında bütün güzel şeylerle birlikte arkın içine koyar. TED كل اسبوع يحضر الرجل الخبز مع الزبيب بالاضافة الى بعض الاطعمة الاخرى ويضعها في التابوت
    Eğer bir Sincap'ı neşelendirecek bir şey varsa ...o da kuru üzümlü kurabiyedir. Open Subtitles حسنا، لو أن هناك طريقة سريعة لإبهاج السناجب إنها فطيرة الزبيب
    Bana bir tane daha üzümlü soda getirir misin? Open Subtitles انت.هل تمانع ان تحضرلي علبة اخرى من الصودا بالعنب
    Hadi şimdi git de, genç bayana üzümlü sodasını götür. Open Subtitles الان اذهب وخذ الصودا بالعنب للسيدة الشابة لازلت اعتقد انه سيساعد
    Belki domuz rostosu Pelle. üzümlü domuz rostosu. Open Subtitles ربما سنأكل لحم الخنزير المشوي بالزبيب يا بيلي
    Ben Yerli Malı Haftası diye üzümlü kurabiye yapmıştım evde. Open Subtitles كأنك كنت بالثانوية؟ في أحد الأيام عملت كعكا بالزبيب
    Biz de cheetos ve üzümlü soda varken, onlarda orta çağdan kopma bir ziyafet oluyor! Open Subtitles "كنا نحصل على مقرمشات وعصير عنب بينما كانوا يحظون دوماً بما يشبه الوليمة"
    Gunther, iki tane çay üzümlü tatlı ekmek alabilir miyim? Open Subtitles مهلا، غونتر. هل يمكنني الحصول على الزوجين من الكعك عنبية أن تذهب؟
    Pirincimiz var, meyveli pançımız kuru üzümlü yulaf ezmesi, bebek. Open Subtitles نحن عندنا رزّ، لكمة فاكهة... زبيب شوفان مجروش، طفل رضيع.
    Tamam, sakın bana üzümlü istediğinizi söylemeyin. Open Subtitles حسناً , لاتخبرينى أنكِ قد رغبتى بزبيب
    Gelmeni bekleyeyim mi? Hangi tatlılarınız var? Fındık ve kuru üzümlü, dondurma. Open Subtitles أيجب علي الإنتظار؟ ما الحلويات التى لديكم؟ آيس كريم بالمناجو والبندق والزبيب
    Sonuç olarak ben sana kuru üzümlü pastamın tarifini verdim. Open Subtitles فلقد أعطيتك وصفتي لفطيرتي المحشوة باللحم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus