Esasında, New York istiridyecilerin sırtlarına ve sokaklarımızda gerçekten istiridye kabukları üzerine inşa edildi. | TED | أساسا، نيويورك بنيت على أكتاف المحار وبنيت حرفيا شوارعنا أكثر من اصداف المحار. |
İnternet yenilik patlamasına sebep oldu. Çünkü açık bir mimari yapı üzerine inşa edildi. | TED | أحدثت الإنترنت انفجارا في الابتكارات، لأتها بنيت على تصميم بنائي مفتوح. |
Şehrimizin, eski silahların üzerine inşa edildiğine inanan bir kimya profesörüm vardı. | Open Subtitles | تعرفي، كان لديّ أستاذ كيمياء الذي كان مُقتنع بأنّ مدينتنا بُنيت على نفاية سلاح قديم |
Saygı, takdir ve güven üzerine inşa edilmiş bir beraberliktir. | Open Subtitles | إنّها شراكة بُنيت على الإحترام، التوقير، والثقة |
Bu oldukça anlamlı çünkü bu yerleşim bölgesi doldurma alanın üzerine inşa edilmiş. | Open Subtitles | الذي يجعل الإحساس المثالي لأن هذا كامل الحيّ بنى على موقع دفن نفايات قديم. |
Tamam, Peter kilisenin üzerine inşa edildiği taşın adı. | Open Subtitles | بيتر هو الحجر الذى, بنى على اساسة الكنيسة. |
Schell, kitabında bu kalenin Roma hamamı üzerine inşa edildiğini iddia ediyor. | Open Subtitles | شيل في كتابه ادعى ان هذا القصركان قد بني فوق الحمام الروماني |
Üç evin, üzerine inşa edildiği arazi, en nihayetinde o kadar çok ölümcül olacak ve bela istilasına uğrayacak ki çevreye iğrenç kötü kokular yayılacak. | Open Subtitles | هذه الأرض التي بنيت عليها هذه المساكن يمكن أن تصبح قاتلة مميتة من بالجوار يمكنهم لمس ذلك |
Milletimiz soğan halkaları çok sıcak diye dava açan bir nesil üzerine inşa edilmiş. Olaya bak. | Open Subtitles | أمتنا بنيت على أشخاص يرفعون دعوى قضائية لأن حلقات البصل كانت ساخنة جداً, وصلت لهذا؟ |
Hayat bir kilise gibidir, aile temeli üzerine inşa edilmiştir yükleri arkadaşlar ve iş arkadaşları tarafından desteklenir ve aşkla doldurulur. | Open Subtitles | الحياه مثل الكنيسه بنيت على أساس العائله مدعومه بحاملي العبء من الأصدقاء وزملاء العمل ومملؤه بالحب |
Sanatoryum kadim bir su kaynağının üzerine inşa edilmiştir | Open Subtitles | المصحة بنيت على طبقة مياه جوفية قديمة |
Venedik Plajı... kontrast üzerine inşa edilmiş bir şehir. | Open Subtitles | جون آه، شاطئ فينيسيا... مدينة بنيت على النقيض من ذلك. ترجمةعباسالساعدي |
Romalıların büyüklüğü Mısırlıların zenginlikleri üzerine inşa edilmiştir. | Open Subtitles | -ان عظمة روما بنيت على ثروة مصر |
Müvekkilinize karşı açılan dava ise aynı zeminde artık pek güvenemeyeceğimiz tek taraflı bir görgü tanığının ifadesi üzerine inşa edilmiş görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أنه يتكون كليا من التخمينات القضية ضد موكلكِ يبدو أنها بُنيت على نفس الأرض |
Diyor ki: "Sessiz Tepe gerçekte Kızılderililerden alınan mezar üzerine inşa edilmiş bir hapishaneydi." | Open Subtitles | مذكور: "التلّ الصامت هو أصلًا مستعمرة سِجنيّة، بُنيت على الأرض أُخذت من الهنود الأصليّين". |
Çürümüş bir temel üzerine inşa edilmiş bir tapınak. | Open Subtitles | هيكل بنى على أساس فاسد. |
Alberto Ruz yazıtların bulunduğu tapınağı, bir başka yapının üzerine inşa edilip edilmediğini anlamak için araştırmaya karar verdi. | Open Subtitles | البرتو رز قرر دراست معبد النقوش ليرى اذا كان قد بني فوق معبد آخر |
Evin bu kuyunun üzerine inşa edildiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | هل كنت تعلم أن المنزل بني فوق هذا البناء القديم |
Öyle bir hastalık ki, bu okulun üzerine inşa edildiği prensiplere meydan okuyor. | Open Subtitles | مرض يصيب مبادئ التي بنيت عليها هذه المدرسة |