"ısırıp" - Traduction Turc en Arabe

    • يعض
        
    • عض
        
    • عضضت
        
    • تعض
        
    • تعضي
        
    • وعض
        
    • قضمت
        
    • قضمه
        
    • عضضتني
        
    O kocaman takma dişleriyle parmağımı ısırıp koparmasını istemedim. Open Subtitles لم أرده أن يعض أصابعى بواسطة أسنانه الاصطناعية الكبيرة
    O kocaman takma dişleriyle parmağımı ısırıp koparmasını istemedim. Open Subtitles لم أرده أن يعض أصابعى بواسطة أسنانه الاصطناعية الكبيرة
    Dick Cheney'nin senin hakkında dediklerini duydum. Diyor ki; Julian Assange pire ısırığıydı, Edward Snowden ise köpeğin başını ısırıp koparan bir aslan. TED سمعت مؤخرًا إقتباسًا من ديك تشيني والذي قال جوليان اسانج كانت لدغة البرغوثة لكن إدورد سنودن هو الأسد الذي عض رأس الكلب
    Yanağını ısırıp çiğnemek istiyorum. Kahretsin, öyle güzel ki. Open Subtitles أُريد عض خدك ومضغه , سيكون شىء لطيف جداً
    Az kalsın dilimi de ısırıp kopartacaktım. Open Subtitles أنا تقريبًا عضضت لساني.
    Dilini ısırıp koparmamak için bu tahta kaşığı ısırsan iyi olur. Open Subtitles ولكن من الأفضل أن تعض هذهِ الملعقة الخشبية لتتفادى عضات لسانك
    Parmağımı ısırıp koparmaya çalışıncaya kadar tabii. Open Subtitles حتى حاولتِ أن تعضي إصبعي.
    Lucy'yi ısırıp tüm kanını emdiğinimi söylüyorsunuz? Open Subtitles وعض لوسي فى رقبتها وامتص كل دمائها
    Neden o maymun diğerinin kıçını ısırıp duruyor? Open Subtitles لماذا يبقى هذا القرد يعض الآخر على مؤخرته؟
    Twix hastası şişko çocuklar gibi her şeyi ısırıp duruyorlardı. Open Subtitles الذي كان يعض كل شئ مثل الطفل السمين المُحب لحلوى تويكس
    Bir öfke nöbeti daha geçirirsen burnunu ısırıp atarım. Open Subtitles أنت رمي أكثر واحد نوبة غضب وأنا سوف يعض الملعون بك الأنف قبالة.
    O da birini ısırıp zinciri devam ettirirse çok geçmeden en büyük pislik biz oluruz. Open Subtitles فيعض أحدهم والأخير يعض أحدهم وسرعان ما نصبح أنذل مجتمع على الإطلاق.
    Kevin Finch onun .ikini ısırıp kopardığı için ağlamaya başlamasını umursamıyorum. Open Subtitles لــن أهتمّ إذا ما بدأ كيفين بالبكاء لأن... فينتــش عض قضيبه
    "9 aylık kız kardeşini ısırıp bir parça kopardıktan sonra... Open Subtitles احتاج لإسم ريد اودع بعد ان عض قطعة كبيرة من لحم
    Sonra Elijah'ı ısırıp, melez zehrim damarlarına akacak şekilde onu öylece bataklıkta bıraktım. Open Subtitles ثم عضضت (إيلايجا) وتركته في الجدول وسم الهجين خاصّتي بعروقه
    Sonra Elijah'ı ısırıp, melez zehrim damarlarına akacak şekilde onu öylece bataklıkta bıraktım. Open Subtitles ثم عضضت (إيلايجا) وتركته في" "الجدول وسم الهحين خاصّتي في عروقه
    Dilimin yarısını ısırıp kopardım. Open Subtitles لقد عضضت نصف لساني
    Tıpkı bir böceğin seni ısırıp yanağını şişirdikten sonra senin onu yakalayıp ısırman, ısırman,ısırman gibiydi Open Subtitles مثلما حين تعض داخل وجنتك وتتورم وتستمر في عضّها مراراً وتكراراً
    Yanında yatarken onu, ısırıp koparmamak, kanını kurutmamak için ekstra bir çaba harcıyorsun? Open Subtitles انت تحاول بكل قوتك ان لا تعض جزء منها تتجنبها بينما هي نائمة بجوارك في السرير ؟
    Parmağımı ısırıp koparmaya çalışıncaya kadar tabii. Open Subtitles حتى حاولتِ أن تعضي إصبعي.
    Temel kaos teorisini göre bütün robotlar sonunda efendilerine karşı ayaklanacaklar ve öldürme arzusuyla vuracaklar, kıracaklar ve metal dişleriyle ısırıp, parçalayacaklar ve ortalığı kan gölüne çevirecekler. Open Subtitles أن جميع الروبوتات ستنقلب على مخترعيها وتجري بجنون في مذبحة جماعية دموية من ركل وعض بأسنان حديدية -وآذية وذبح -كم تبقى لنا من الوقت يا بروفيسور؟
    Evet, eğer Frank gibi, bir adamın kulak memesini ısırıp, Kızgın Kutu'ya atılmadıysanız, cinsel birleşme günü harikaydı. Open Subtitles أجل، يوم التزاوج كان رائعاً إلا إن كنت قد قضمت حلمة أذن أحد وألقيت في الحبس الانفرادي
    Sonra düşmanları onu ısırıp küçük parçalar kopardığında bile... yine de kımıldamazmış. Open Subtitles وبعدها يحاول أعدائها أخذ قضمه صغيرة منها وتظل ساكنه
    Beni ısırıp kanımı içtiğini söyleyemem. Sadece biraz takıldık ve senden hoşlandım. Open Subtitles لا يمكنني القول أنكَ عضضتني أو شربت دمائي بلّ أنّنا إنسجمنا سوياً، و أحببتكَ حقاً.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus