"şövalye'" - Traduction Turc en Arabe

    • الفارس
        
    Kara Şövalye'nin sol gözünde görme ve kararsızlık olduğunun programlanması onaylandı. Open Subtitles تأكيد برمجة ذلك الفارس الأسود ضعف الجانب الأيسر وعدم التوازن للغد
    Ama bu hayalde hiçbir zaman bu Şövalye bana "Haydi, bebeğim. Open Subtitles و لكن لم يحدث ابدا انني حلمت بأن يقول لي الفارس
    Kara Şövalye ile aynı meydanda olacağın için çok heyecanlıydın. Open Subtitles كُنْتَ متحمّس جداً لِكي تَكُونَ في الساحة مَع الفارس الاسود
    Bu kadar işte. Kara Şövalye'nin rakibi kalmadı ve hâlâ namağlup. Open Subtitles حسناً، مرة اخرى الفارس الاسود بعيد عن المنافسة، وغير قابل للهزيمة
    Asalet çağlarında bir Şövalye başarısız olduğunda kılıcının üzerine düşerdi. Open Subtitles في الأزمنة النبيلة عندما يفشل الفارس لملكه يسقط على سيفه
    Beyaz Şövalye yerine kara kral olmaktan biraz da olsa eğlenmedin mi? Open Subtitles لديك القليل من المرح بلعبك دور الملك الأسود بدلاً من الفارس الأبيض
    Parlak zırhınla Şövalye olmaya kalktığında başına hep bunlar gelecek. Open Subtitles ما تفعله ماتحصل عليه لأنْك تكُونَ الفارس مع الدرعِ دائماً
    Çocuklar ağlıyor, kadınlar bağırıyor. Tebrikler, Sör Şövalye. Takdire şayan bir gösteri. Open Subtitles الأطفال تبكي والنساء تصرخ هنيئًا لك، أيها الفارس إنه عرض جدير بالإعجاب
    Şövalye efsane olabilir... ancak Peter Kent'in adı telefon rehberinde mevcut. Open Subtitles ربما يكون الفارس اسطورة لكن بيتر كينت موجود في دليل الهاتف
    Böylece parlayan zırhının içindeki şövalyenin kara Şövalye olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles و هكذا تبين أن الفارس في الدرع اللامع هو الفارس الأسود
    Yani tekrar o aptal Şövalye kostümünü giyecek halim yoktu ya. Open Subtitles وليس وكأنني أستطيع كما تعلمين وضع زي الفارس الغبي ذلك مجدداً
    Gerçekten o Şövalye isen ya kaçak ya da hayaletsin. Open Subtitles إن كنتَ فعلاً ذلك الفارس فإما إنك هارباً أو شبحاً.
    Gerçekten o Şövalye isen ya kaçak ya da hayaletsin. Open Subtitles إن كنتَ فعلاً ذلك الفارس فإما إنك هارباً أو شبحاً.
    Şevki hiç kırılmıyor, Şövalye gururla kendini gösteriyor ve görevine daha da sıkı bağlanıyor. TED ما من شيءٍ يثنيه أبداً، وقف الفارس معتزاً، وأصبح مقتنعاً أكثر بمهمته.
    Bir tavşan, bir kilise orgunu çalmaya kalkışırken, bir Şövalye, dev bir salyangozla savaşıyor ve çıplak bir adam, kalçasıyla bir trompet çalıyor. TED يحاول أرنب لعب دور أحد أعضاء الكنيسة، في الوقت نفسه، يحارب الفارس حلزوناً عملاقاً ورجل عاري ينفخ بوقاً بمؤخرته.
    İyi dediniz, Şövalye. Ama fazla olmasın. Open Subtitles أحسنت القول سيدى الفارس لكن لاتفرط , تذكر
    O Dans Eden Şövalye' de sana yalnızca bir iyilik yapıyor. Open Subtitles انها مجرد تصنع لك معروف الفارس الراقص.في
    Kara Şövalye boğularak öldüğümü düşünmüş olmalı. Open Subtitles ومكثت غاطسآ حتى ظن الفارس الأسود أننى غرقت
    Sir Galahad, Kara Şövalye, Beyaz Şövalye? Open Subtitles السير غالاهاد؟ الفارس الأسود والفارس الأحمر؟
    Şato Wickhambreux'yu Tahnet Kontundan Şövalye maaşıyla 1387'de almış. Open Subtitles حملت ضيعة إقطاعية ويكمبريوكس من قبل أجر الفارس من إيرل ثانيت 1387

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus