Dün gece New York Polisi uyuşturucu taşıdığından şüphelendikleri bir kamyonete el koymuş. | Open Subtitles | تم حجز شاحنة يشتبه فى انها تحمل المخدرات من قبل نى.بى.ى. اخر مساء. |
Metamfetamin imal edildiğinden şüphelendikleri evleri sordum. | Open Subtitles | وسألت عن أي منزل يشتبه به " طهي " الميثا |
Oswald'ın evini aradılar ve çaldığından şüphelendikleri bazı parçaları buldular. | Open Subtitles | أنهم حينما بحثوا في منزل(أوزوالد{\pos(192,240)}) عثروا على العديد من الأشياء{\pos(192,240)} التي كان يشتبه في انه من سرقها.. |
Bazı şeylerden şüphelendikleri apaçık ortada. | Open Subtitles | لقد اطلقوا النار علي يبدو انهم يشتبهون بشيء |
Doğuda şüphelendikleri bir adam var, ve onu yakalarlarsa, ben... | Open Subtitles | هناك رجل من ايست يشتبهون فيه ايضا |
şüphelendikleri biriyle bağlantın olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أنّك اتصلت بشخص يشتبهون به |
şüphelendikleri başka biri var. | Open Subtitles | شخص آخر يشتبهون به. |