"şaşkınlığımı" - Traduction Turc en Arabe

    • دهشتي
        
    • مفاجأتي
        
    • مفاجئتي
        
    Charlotte ve ustası Lucy ile birlikte çıkageldiğindeki şaşkınlığımı düşün. Open Subtitles تخيلي دهشتي يا آنسه داشوود، عندما شارلوت وسيدها أتوا مع لوسي
    İçimizden birinin, soruşturmanın şüphelilerinden biriyle, yağ içermeyen latte içtiğini öğrendiğimdeki şaşkınlığımı tahmin edebilirsiniz. Open Subtitles لذا تخيّل دهشتي عندما أجد أحد أتباعنا يشرب قهوة بالحليب خالية من الدسم مع أحد المشتبه بهم في هذا التحقيق
    Jake Ballard'ı yanına aldığını öğrendiğimdeki şaşkınlığımı düşün. Open Subtitles تخيلي دهشتي عندما اكتشفت بأنكٍ اخذتي جيك باليرد معك
    Birden ortadan kaybolduğunu söylediğindeki şaşkınlığımı düşün ve son birkaç fizik tedavi seansını kaçırmışsın. Open Subtitles تصور مفاجأتي عندما أخبرني بأنك أختفيت وفاتتك آخر جلسات علاجك الطبيعي
    İkinci olay yerini bulduğumdaki şaşkınlığımı bir tahmin et. Open Subtitles خمنى مفاجئتي عند إكتشاف شريط شرطه أخر
    İki gün sonra kapıyı açtığımda karşımda darmaduman olmuş Bay Robert Aldrich'i gördüğümdeki şaşkınlığımı düşünebiliyor musunuz? Open Subtitles لك أن تتصور دهشتي بعد يومين حين فتحت الباب للأشعث بذاته السيد بوب ألدريتش
    Seni hapishaneden çıkarmak için tuttuğum insanların... bana senin bir muhbir olduğunu söylediklerindeki şaşkınlığımı bir düşün... Open Subtitles تخيل دهشتي عندما الناس الذين أستأجرهم ليخرجوك من السجن
    Korkarım ki şaşkınlığımı saklayamıyorum. Open Subtitles للـأسف لـم يُمكنني إخفاء دهشتي.
    Orada yemek bulduğumda ki şaşkınlığımı hayal et. Open Subtitles تخيل دهشتي عندما وجدت الطعام هناك.
    Bir gün mühendislik bölümü dekanı gelip de bana: "Kamau, zamanın çoğunu Üretim laboratuvarında geçiren öğrenciler sınavlarında başarısız oluyorlar." dediği zamanki şaşkınlığımı hayal edin. TED بالتالي يمكنك أن تتخيل دهشتي عندما جاء إلي عميد كلية الهندسة في أحد الأيام وقال لي، "كاماو، الطلاب الذين يقضون معظم وقتهم في المعمل يرسبون في اختبارتهم."
    Bilekliğini kontrol edip de Carlisle'ın bürosunun önünde olduğunu gördüğümdeki şaşkınlığımı bir gözünün önüne getir bakalım. Open Subtitles تخيل مدى دهشتي عندنا تفقتدت سوارك وأكتشفت أنك خارج مكتب (كارلايل)
    şaşkınlığımı hayal et! Open Subtitles تصــُـور مدى دهشتي
    Eyer çantasında bunu bulduğumdaki şaşkınlığımı hayal et. Open Subtitles تخيلي مفاجأتي عندما وجدت هذه في مقعد التخزين
    Lucas'ın Edge City'de canlı olduğunu duyduğumdaki şaşkınlığımı düşün. Open Subtitles تصور مفاجأتي لمعرفتي (أن (لوكاس) حي ويعيش في مدينة (إيدج
    Jackson Avery ismini göreceğim umuduyla programa baktığımda Alex Karev'in adını gördüğümdeki şaşkınlığımı hayal et. Open Subtitles تخيل مفاجأتي... عندما شاهدت الجدول وأنا أتوقع رؤية اسم (جاكسون إيفري) عليه لأكتشف أنه تم استبداله ب(أليكس كاريف).
    İlk şaşkınlığımı düğün gecesinde yaşadım... Open Subtitles مفاجئتي الأولى جائت في ليلة زواجنا ...
    - Benim şaşkınlığımı hesap et. Open Subtitles -تخيل مفاجئتي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus