"şansı olmayacak" - Traduction Turc en Arabe

    • لن يكون لديه خيار
        
    • ولن تكون هناك فرصة
        
    • له فرصة
        
    Nükleer bombaya yanıt vermekten başka şansı olmayacak. Open Subtitles لن يكون لديه خيار سوى الرد على تفجير القنبلة النووية
    Bu sefer seçme şansı olmayacak. Open Subtitles حسنا، هذه المرة لن يكون لديه خيار
    Price'ın da seni yönetici yapmaktan başka şansı olmayacak. Open Subtitles و(برايس) لن يكون لديه خيار آخر سوى وضعك مدير تنفيذي
    Yarın rüşvet şansı olmayacak. Open Subtitles ولن تكون هناك فرصة للرشوة في الغد
    Yarın rüşvet şansı olmayacak. Open Subtitles ولن تكون هناك فرصة للرشوة في الغد
    Dedektif aşağıda polisi bekletecek. Adamın bir şansı olmayacak. Open Subtitles سيكون المفتش والشرطة فى الأسفل . إنه لن يترك له فرصة
    Gerçek şu ki eğer savaşmazsanız, geri kalan bizlerin de hiç şansı olmayacak. Open Subtitles دكتور ، كيرنس أنا مسرور جداً أنك تقوم بذلك الحقيقة انك اذا لم تقاتل بقيتنا لن تتاح له فرصة
    Yani ben bunu yapana dek, kimsenin bir şansı olmayacak. Hemşire Evi. Ben Hemşire Lee. Open Subtitles لذا إلى حين أفعل ذلك، لا أحد آخر له فرصة. دار نومتوس ممرضه لي تتحدث
    Yaratığın hakkından geleceğim baba. Hiç şansı olmayacak. Open Subtitles سأهتم بأمره يا أبي، لن يكون له فرصة حتى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus