| Tekrar bir araya gelme şansımızı yok ettiğimi biliyorum ve bu beni mahvediyor. | Open Subtitles | أعلم أني أفسدت أي فرصة في أن نكون معاً مجدداً |
| Adli tıbı kullanarak ona karşı bir dava oluşturma şansımızı yok etmiş. | Open Subtitles | لقد أفسد أي فرصة الحصول على قضية من التشريح |
| Ateşkes şansımızı yok mu edelim? | Open Subtitles | وأدمر أي فرصة لنا في الهدنة؟ |
| Tek bulunma şansımızı yok edip içine ettin. | Open Subtitles | -ماذا؟ ضيعت فرصتنا الجيدة الوحيدة لإكتشافنا وإخراجنا من هنا |
| Tek bulunma şansımızı yok edip içine ettin. | Open Subtitles | -ماذا؟ ضيعت فرصتنا الجيدة الوحيدة لإكتشافنا وإخراجنا من هنا |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 