Demek istediğim, şansımız yaver gidebilir ve bizi doğruca çocuğa götürebilirler. | Open Subtitles | أعني، كما تعلمين لربما نكون محظوظين فربما يقودوننا مباشرة للفتاة |
Şimdi, ne aradığımızı biliyoruz, şansımız yaver gidebilir. | Open Subtitles | . الآن و بما أننا نعرف عما نبحث عنه، فقد نكون محظوظين |
Ama şansımız yaver gidebilir, değil mi? | Open Subtitles | أعلم , ربما نكون محظوظين , لهذا ابداء |
şansımız yaver gidebilir ama buna karşılık riske girmemiz iyi değil. | Open Subtitles | أكيد، يمكن دائما أن يحالفنا الحظ لكنّ الخطر لا يتناسب مع الأرباح |
şansımız yaver gidebilir. | Open Subtitles | أقصد، يمكن أن يحالفنا الحظ |
şansımız yaver gidebilir. | Open Subtitles | أقصد، يمكن أن يحالفنا الحظ |
- Evet, şansımız yaver gidebilir. | Open Subtitles | أجل، قد نكون محظوظين. |
Belki şansımız yaver gidebilir ve orada bir şeyler bulabiliriz. | Open Subtitles | نكون محظوظين و نجد شيئا هناك |