Duyamıyor olsan bile, sana hâlâ şarkı söylediğini söylüyor. | Open Subtitles | حسناً , إنها تقول بأنها على الرغم من أنك لا تستطيعن سماعه ,فهي مازالت تغني لكِ |
Sadece seninle tanıştığı günlerde şarkı söylediğini farkettim. | Open Subtitles | اكتشفنا أنها تغني تلك الأغنية عندما تقابلك |
Sanki gökyüzü ikiye ayrıldı ve meleklerin şarkı söylediğini duydum. | Open Subtitles | لقد كان الأمر كأن السماء مفتوحة و أنا سمعت الملائكة تغني |
O, senin tuvalette ne kadar güzel şarkı söylediğini de bilmiyor. | Open Subtitles | ولا تعرف بأن صوتك مريع عندما تغني في الحمام |
Sonra seni beslerken babanın şarkı söylediğini duyduk, değil mi? | Open Subtitles | وعندما كنتُ أطعمك, سمعنا بابا يغني وهو في المطبخ أليس كذلك؟ |
Ya da neden bazı ekiplerin 6, bazılarının 1 şarkı söylediğini. | Open Subtitles | أو لماذا بعض الفرق يسمح لها أن تغني 6 أغاني والبعض الأخر يقدمون واحدة فقط؟ |
Ama o performansı şarkı söylediğini duyduğum o ilk gece her zaman en sevdiğim olarak kalacak. | Open Subtitles | لكن ذلك الأداء بتلك الليلة الأولى التي سمعتها تغني للمرة الأولى تلك المرة ستكون دائما المفضلة لديّ |
şarkı söylediğini duymak beni çok mutlu eder. | Open Subtitles | هيا .. سأكون فى غاية السعادة إذا سمعتك وأنتي تغني |
Pek çok vesileyle Bay Duncan'ın uyuduğu salonun dışında Bayan Duncan'ın şarkı söylediğini duydum. | Open Subtitles | في كثير من الاحيان شهدت السيده دونكان تغني في الرواق الخارجي عندما يكون السيد دونكان نائماً |
Sadece yönetmenimizle, ev sahibimizle biraz konuştum ve ona çeşitli vesilelerle şarkı söylediğini duyduğunu hatırlattım. | Open Subtitles | لا شئ، فقط أنني تحدثت قليلاً مع المدير وذكرته بأنه سمعك تغني في مناسبات عديدة |
Burada yaşayan bir kızın çok güzel şarkı söylediğini söylediler. | Open Subtitles | يقولون أن هناك فتاة تعيش هنا تغني جيداً |
Keşke onun şarkı söylediğini duymuş olsaydım. | Open Subtitles | أتمنى لو أستطيع أن أسمعها تغني |
Dolaşırken, bir kadının şarkı söylediğini duyduğuma yemin ederim. | Open Subtitles | قبل قليل أقسم بأنني قد سمعت إمرأة ...كانت تغني.. |
O kadının odasından, senin şarkı söylediğini duydum. | Open Subtitles | استطعت ان أسمع صوتك ,تغني من غرفتها |
Bir yerlerde şarkı söylediğini hissediyorum. | Open Subtitles | لقد شعرت بأنها تغني في مكان ما |
Çığlıklar ve ufak bir kızın şarkı söylediğini duydum. | Open Subtitles | سمعت صراخاً , وطفله صغيره تغني وتهدهد |
Duşta durmadan şarkı söylediğini duyuyoruz. | Open Subtitles | نسمعك وانت في الحمام طول الوقت تغني |
Ve sevmek için uykusunda nasıl şarkı söylediğini görmelisin. | Open Subtitles | وعليك أن تحب كيف تغني في نومها |
Yakılırken şarkı söylediğini biliyor muydun? | Open Subtitles | أتعرف أنها كانت تغني وهي تحرق؟ |
Sonra seni beslerken babanın şarkı söylediğini duyduk, değil mi? | Open Subtitles | وعندما كنتُ أطعمك, سمعنا بابا يغني وهو في المطبخ أليس كذلك؟ |