şarkı söyleyerek geçiniyorum. Başka yollara sapmak gibi bir arzum yok. | Open Subtitles | أنا اشق طريقى بالغناء وليس لى رغبة للذهاب إلى أبعد من ذلك من قبل أي طريق آخر. |
Nefesimi, asıl şarkı söyleyerek harcıyorum elime geçenleri düşünürsek. | Open Subtitles | أضيع أنفاسك بالغناء أيضاً باعتبار ما أحصل عليه |
Küçük bir çocukken derslerimi öğreniyordum şarkı söyleyerek. | Open Subtitles | ♪ عندما كنت طفلا صغيراً ♪ ♪ كنت اتعلم دروسي ♪ ♪ بالغناء ♪ |
şarkı söyleyerek bütün şehri dolaşıyor. | Open Subtitles | يقوم بالتجول في أرجاء المدينه ويغني |
Her ay, oğlu gelir ve şarkı söyleyerek onu indirir. | Open Subtitles | وكُلّ شهر، يأتي ابنه ويغني له |
"Sende kaybolduysan" "belki sana bir şarkı söyleyerek" "yürümene yardımcı olabilirim" dedim. | TED | لقد قلت: "إذا أنتِ ضائعة الآن، ربما سأستطيع مساعدتك وأغني لك أغنية، وأجعلك تتحركين وتتحركين." |
Neyse tekrar anlatacağım... Etrafta ezik olmak hakkında şarkı söyleyerek dolaşmadım. Twitter'a Obama'nın bir terörist olduğunu yazdım. | Open Subtitles | ..وسيكون هناك إعادة تصويت لم أدور بالأنحاء وأغني كيف أنني فاشلة أن (أوباما) إرهابي Twitter لقد وضعت في |
Geçen eve şarkı söyleyerek geldi ama bir baktım burnu kanıyor. | Open Subtitles | ذاك اليوم دخل وهو يغني ونظرت إليه وكان أنفه ينزف. |
Ve yıllar sonra karanlık düşüncelerimi kovalıyordum şarkı söyleyerek. | Open Subtitles | ♪ و بعد سنوات طويله ♪ ♪ كنت اطارد افكاري المظلمه ♪ ♪ بالغناء ♪ |
Bu çok daha az endişe verici havadan konuşmak, şarkı söyleyerek. | Open Subtitles | ♪ هذا اقل بكثير للقلق ♪ ♪ للتحدث بشأن الطقس بالغناء ♪ |
Hayat daha eğlenceli böyle daha umutlu şarkı söyleyerek. | Open Subtitles | ♪ الحياة اكثر متعه ♪ ♪ تشعرك بالأمل ♪ ♪ بالغناء ♪ |
Aşk daha eğlenceli böyle daha umutlu, şarkı söyleyerek. | Open Subtitles | ♪ الحب اكثر متعه ♪ ♪ يشعرك اقل بؤساً بالغناء ♪ |
Yehova'yla konuşmuyoruz, Jüpiter'le de, Buda'yla da şarkı söyleyerek. | Open Subtitles | ♪ نحن لا نتحدث للرب , للمشتري , لبوذا ♪ ♪ بالغناء ♪ |
Herkes kadırgalara gidiyor savaşta veya balıkta şarkı söyleyerek. | Open Subtitles | ♪ كل الرجال يذهبون الى مطبخ السفينه ♪ ♪ في الصيد او في الحرب ♪ ♪ بالغناء ♪ |
Yakıldığım odun yığınında şarkı söyleyerek. | Open Subtitles | وأغني بمحرقة الجثث |
Martin "Zıpla, zıpla" diye şarkı söyleyerek önünden geçti sense hiç bir şey yapmadın. | Open Subtitles | مر (مارتن) من أمام ناظريك وهو يغني ولم تحرك ساكناً |