Bayan Smith, belirtmek isterim ki hükümeti devirmekle ilgili şarkılarınız çok satıyor ve size istediğinizi yapmanızı sağlayacak bir tür özgürlük veriyor | Open Subtitles | الآنسة سميث، أُذكّرُك بأنّ عدائيتك من أجل أسقاط الحكومة.. و أغانيك تدر عليكي المال |
Sizin şarkılarınız benim sarayıma neden münasip değilmiş ki? | Open Subtitles | و لماذا يجب أن تكون أغانيك غير ملائمة لقصري؟ |
- Ve tüm şarkılarınız karşılıksız sevgiyi ima ediyor... | Open Subtitles | هكذا إذًا جميع أغانيك توحي بوجود حبٍّ غير متبادل. |
Tüm şarkılarınız içmek, kavga etmek ve tek bacaklı kızlar üzerine midir? | Open Subtitles | كلّ أغانيكم حول الشرب و القتال و البنات ذواتو الرجل الواحدة |
Ama şarkılarınız çeteler, silahlar ve uyuşturucuya özendiriyor. | Open Subtitles | أجل , ولكن أغانيكم تعظّم أسلوب حياة العصابات و الأسلحة و المخدرات |
şarkılarınız şöyle, "Ve tren gelir dağın etrafından Folsom Hapishanesi'ne. | Open Subtitles | أغانيك مثل ، "و قطار يأتي نحو ذلك الجبل ، واضاف "في سجن فولسوم ، في سجن فولسوم". |
şarkılarınız benim için bir gençlik aşısı gibi... | Open Subtitles | أغانيك مصدر الشباب لي. |
- şarkılarınız güzel. | Open Subtitles | أغانيك جيدة. |
Sizin inancınız, şarkılarınız ve ilahileriniz var. | Open Subtitles | لديكم إيمانكم لديكم أغانيكم وتراتيلكم |
"Bütün şarkılarınız benim, ezikler." | Open Subtitles | أنا أملك كل أغانيكم يا خاسرين |