Eğer bu işi yapacaksak ki bu iş her neyse benim şartlarımla yapacağız. | Open Subtitles | إذا كنا سنفعل ذلك مهما يكن ذلك الامر نفعلها فقط بناء على شروطي |
O yüzden seninle birlik olacağım ve kendi şartlarımla babamla yüzleşeceğim. | Open Subtitles | لذلك سوف ارتبط بك وانقذ حياتك واواجه والدي على شروطي الخاصة |
Veya bana şimdi sahip olabilirsin. Benim şartlarımla. | Open Subtitles | أو يمكنك البدء معي الآن حالاً ، على شروطي |
Son yolculuğuma kendi şartlarımla çıkmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أقوم بالإنتقال الأخير بشروطي الخاصة |
- Bütçe kesintileri nedeniyle erken emekliliğe sevk edilmek yerine, kendi şartlarımla gitmek isterdim. | Open Subtitles | على الرغم من أنّي أحبذ لو أنّي خرجت بشروطي الخاصّة بدلاً من أن أرغم على تقاعدٍ مبكّر . بفعل تخفيضات الميزانيّة |
Eğer Karanlık Fae ile çalışmayı kabul edersem, bu benim şartlarımla olacak. | Open Subtitles | إن وافقت على العمل مع فاي الظلام فسيكون ذلك وفقا لشروطي الخاصة |
Kuzenlerinden birini barış şartlarımla birlikte Kralın Toprakları'na yolluyorum. | Open Subtitles | لقد أرسلت أحد أقاربك إلى كينج لاندينج بشروط سلامي |
Benim şartlarımla, onunkilerle değil. | Open Subtitles | حسب شروطي و ليس شروطه سأعيد له النقود |
Ben de eğer yetişkin ben olacaksam bunu kendi şartlarımla yapmaya karar verdim. | Open Subtitles | لذا قررت ان كنت سأكون البالغة فسأفضل ان افعل ذلك وفق شروطي |
Kararımı verdim, Rent-a-Swag'i size satacağım, ama benim şartlarımla. | Open Subtitles | لقد صنعت قراري وسأبيع لك استأجر رداء ولكن تحت شروطي |
Ama bu onların şartlarıyla değil benim şartlarımla olacak. | Open Subtitles | لكن .. لكن لن يكون الأمر على شروطهم سيكون على شروطي |
Benim şartlarımla, onunkilerle değil. | Open Subtitles | حسب شروطي و ليس شروطه سأعيد له النقود |
Kendi şartlarımla çiftliğimi ve ailemi gözetmek için risk aldım. | Open Subtitles | لقد تحاملتُ على عاتقي هذا الخطر من أجل أن أعتني بمزرعتي و عائلتي ...وفق شروطي |
Ben de seni istiyorum ama benim şartlarımla. | Open Subtitles | أنا أريدك أيضاً لكن بشروطي |
Tamam, benim şartlarımla gideceğiz. | Open Subtitles | حسناً , سأذهب بشروطي |
İşleri artık benim şartlarımla yapacağız. | Open Subtitles | سنفعل هذا بشروطي الآن |
Eğer çıkarsam benim şartlarımla olacak, onların değil. | Open Subtitles | لو كنت سأخرج سيكون هذا وفقا لشروطي وليست شروطهم |
Kendi şartlarımla. | Open Subtitles | وفقا لشروطي الخاصة |
Kuzenlerinden birini, barış şartlarımla birlikte Kralın Şehri'ne göndereceğim. | Open Subtitles | سأرسل أحد أقربائك إلى "البلاط الملكي" بشروط السلام خاصتي |