Artık yavru mercanların, yetişkinlerin uyum sağlayamadığı bazı zor şartlara uyum sağlayabildiğini düşünüyoruz. | TED | وبدأنا نفكر أن صغار المرجان قد يكون ليها القدرة على التكيّف مع بعض هذه الظروف على عكس البالغ منها. |
Davranışlarımızdaki bu değişiklikler Afrika'da zorlaşan şartlara dayanmamızı ve dünyanın dört bir köşesine yayılmamıza olanak verdi. | TED | إن هذا التغير في السلوك هو ما سمح لنا بالبقاء رغم تلك الظروف المتساوئة في أفريقيا وسمح أيضا لنا بالتوسع حول العالم |
Jüpiter gibi Satürn de aynı zamanda yaşam için aynı şartlara sahip olabilen uydulara sahip. | TED | كالمشتري، يمتلك زحل أقمارًا قد تكون فيها الظروف الملائمة للحياة. |
Biliyorum şartlara göre sadece Sydney'le konuşuyorsun ama bu hastalık çabuk ilerliyor. | Open Subtitles | أعرف الشروط تتعاون فقط مع سدني، لكن هذا المرض، يعمل بسرعة. |
O zamana kadar, bu şartlara yasa ile bağlısınız. | Open Subtitles | حتى ذلك الوقت , أنت ملزم بهذة الشروط من قبل القانون |
Çünkü burada bu gün yargılanan Jim Williams olmasına rağmen şartlara baktığımda kendimi onun yerinde düşünüyorum ama Tanrının sayesinde, siz bulunmuyorsunuz ne de ben. | Open Subtitles | لأنة بالرغم من أنة جيم ويليامز يحاكم اليوم عندما انظر للظروف |
- Ne olmuş? Değişen şartlara ayak uyduruyorum. | Open Subtitles | إنّي أتكيّف على تغيّر الظّروف. |
Yaşam için gerekli şartlara sahip olduğumuzdan emin olmak için oksijen veya ozon bulmamız lazım. | TED | علينا إكتشاف الأوكسجين, والأوزون للتحقق من وجود كل الظروف الضرورية للحياة. |
O hâlde, bu şartlara en uzun süre dayanıklıık gösterip demokrasiyi böyle öğrenenlerden kim daha iyi olabilir ki? | TED | فمن هو أفضل لنتعلم منهم أكثر من هؤلاء الذين ناضلوا في مقاومة هذه الظروف لفترة زمنية طويلة؟ |
Bu şartlara uygun bir yapay ayak tasarlamanız gerekiyor. | TED | فعليك ان تقوم بتصميم قدماً اصطناعيه تلائم هذه الظروف |
şartlara bakarak bir an önce nikahı kıyalım derim. | Open Subtitles | في ظل هذه الظروف أعتقد أنه من الأفضل أن يكون حفل الزواج على الفور |
şartlara bakılırsa, onları yenebileceğinizi sanıyor musunuz? | Open Subtitles | هل تَعتقد بأنّك يُمْكِنُ أَنْ تفْتحَ هذه الآن؟ أعطى الظروف |
Bu şartlara göre hiç de doğru şekilde davranmıyorsun. | Open Subtitles | انه ليس بالضبط هذا ماان استدعيه بلطف تحت هذه الظروف |
Kutup dinozorları bu zor şartlara uyum sağlamışlar, ancak onlar bile hayatta kalmakta zorlanıyorlar. | Open Subtitles | تكيفت الديناصورات القطبية هنا لمواجهة مثل هذه الظروف المتطرفة ولكن حتى هم أيضا, يكافحون من أجل البقاء على قيد الحياة |
şartlara bağlı. Çok kârlı bir konseri geri çevirmek zorunda kalacağız. | Open Subtitles | هذا يعتمد على الظروف ، سيتعين علينا رفض حفلات موسيقية مربحة للغاية، |
şartlara uydurmak amacıyla her malzeme için defolu denebilir. | Open Subtitles | هناك عيوب في كل شيء إذا كانت الشروط متقنة. |
Değişen şartlara göre yeni bir barış anlaşması yaptık. | Open Subtitles | اتفقنا على بعض الشروط للحفاظ على السلام بحكم الظروف المتغيرة |
O halde ben de Medeni Kanun'un 230. maddesi uyarınca istenen şartlara bağlı olarak yargı önünde bütün işlemleri yürürlüğe koyuyorum. | Open Subtitles | سوف يتم تسجيل طلاقكما هنا اليوم, وسوف أربط به الشروط التي قرأتها لإنهاء كل شيء. |
Kesinlikle iyi bir şey değildi ama mevcut şartlara göre akıllıcaydı. | Open Subtitles | من الواضح بجلاء أنه ليس شيئا جيدا ولكن بالنسبة للظروف المحيطة بالموقف |
şartlara bakılırsa savcının ceza için bastıracağını sanmıyorum. | Open Subtitles | نظراً للظروف لا أعتقد أنّ المدّعي العام سيوجّه إليها اتهامات |
Değişen şartlara ayak uyduruyorum. | Open Subtitles | إنّي أتكيّف على تغيّر الظّروف. |
Daima şartlara uyan ve anaç ama aynı zamanda sürekli ve merhametsiz. | Open Subtitles | متكيفة دائماً بالتربية , رغم ذلك... مخلصة , قاسية |
şartlara bağlı. | Open Subtitles | هذا يعتمد على شروطها |