- Kimseyle konuştun mu? - Kimse bir şey görmemiş. | Open Subtitles | هل تحدثت الى اى شخص لا أحد سمع أو رأى شيئا. |
Kimse bir şey görmemiş. Katile ilişkin hiç... | Open Subtitles | لا يوجد اي شخص رأى شيئا لا يوجد دليل مادي |
Kimse bir şey görmemiş. | Open Subtitles | لقد أخبرونا بأنهم لم يروا شيئاً |
Will oralardaymış ama bir şey görmemiş. | Open Subtitles | ويل كان بالمكان لكن لم يرى شيئاً |
Casusun hiçbir şey görmemiş olması oldukça mümkün. | Open Subtitles | ربما من الممكن أن الجاسوس لم يرَ شيئاً |
Kimse bir şey görmemiş ya da duymamış. Güzel bir başlangıç oldu. | Open Subtitles | لم يرَ أحدٌ أي شيء، لم يسمع أحدٌ أي شيء انطلاقة مبشرة |
-Havuz kenarında birkaç düzine insan varmış ama kimse bir şey görmemiş. | Open Subtitles | عشرات الأشخاص يترددون على حمام السباحة لكن لم يشاهد أي أحد أي شيء |
Daha önce böyle bir şey görmemiş. | Open Subtitles | لم ترى شيء مثل هذا من قبل |
Kasabaların çoğu, televizyon ya da sosyal medyayla ilgili hiçbir şey görmemiş ama çocuklarının öğrenmesi konusunda istekliydiler. | TED | العديد من القرى لم ترَ يوماً تلفازاً أو وسائل التواصل الاجتماعي وحرصوا على تعليم أطفالهم |
Bu kapıdan çıkacağım ve bir şey görmemiş gibi davranacağım. | Open Subtitles | دعني أخرج من هذا الباب و سأدعي أنني لم أرى شيئ |
Kimse bir şey görmemiş. | Open Subtitles | لا أحد رأى شيئًا |
Yüzme takımı saat 7:00'den sonra havuzu kullanıyor bu yüzden kimse bir şey görmemiş. | Open Subtitles | فريق السباحة، لديهم حوض السباحة اه، حتى 07: 00، أذن لا احد قد رأى شيئا |
Şimdiye kadar kimse bir şey görmemiş. | Open Subtitles | وحتى الآن، لا أحد رأى شيئا. |
Renny'nin denizci arkadaşları bir şey görmemiş ama içlerinden biri Renny'nin dansçı Katya'ya sulandığını söyledi. | Open Subtitles | أصدقاء "ريني" البحاره لم يروا شيئاً, مع أنّ احدهم قال "ريني" كان مهتماً بالراقصه "كاتيا". |
Görünüşe göre kimse bir şey görmemiş. | Open Subtitles | -من الواضح أن الزبائن لم يروا شيئاً . |
Daha önce böyle bir şey görmemiş. | Open Subtitles | انة لم يرى شيئاً مثل ذلك من قبل |
Ne yazık ki Mary öldürülürken bir şey görmemiş. | Open Subtitles | للأسف هو لم يرى شيئاً |
O da hiçbir şey görmemiş. | Open Subtitles | هو أيضاً لم يرَ شيئاً |
Kimse bir şey görmemiş. | Open Subtitles | أحداً لم يرَ شيئاً. |
- Hiçbir şey görmemiş. Uyuyormuş. | Open Subtitles | إنّه لم يرَ شيئًا، فلقد كان نائمًا |
Kimse bir şey görmemiş ya da dün gece arabanın garaj yolundan çalındığını duymamış. | Open Subtitles | لم يشاهد أو يسمع أحدهم صوت السيارة و هي تُسرق من موقف منزلهما بالليلة الماضية |
Daha önce böyle bir şey görmemiş. | Open Subtitles | لم ترى شيء مثله من قبل. |
Uçurtmasıyla oynuyordu, bir şey görmemiş. | Open Subtitles | كانت تلعب بطائرتها الورقية و لم ترَ ماذا حصل |
Hiçbir şey görmemiş gibi... | Open Subtitles | لقد تصرفت وكأنني لم أرى شيئ |