"şey yapmak için" - Traduction Turc en Arabe

    • لفعل شيء
        
    • لفعل شيئ
        
    • لفعل شيئاً حيال
        
    • لأفعل شيء
        
    İlk karşılaştığımızda önemli bir şey yapmak için tek bir sebebin olduğunu söylemiştin. Open Subtitles عندما تقابلنا لأول مرّة، قلت لي أن هناك سبب واحد لفعل شيء هام.
    Bu gece çılgınca bir şey yapmak için güzel bir bahanen var gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو هذا وكأنهُ عذر جيد لفعل شيء مدهش حالاً و الليلة
    Bu olduğunda da... ..bir şey yapmak için hazır olmalısın. Open Subtitles وحين يحدث .. يجب أن تكون مستعداً لفعل شيء
    Shannon, çok önemli bir şey yapmak için hazır olmalısın. Open Subtitles شانون, يجب أن تكونى مستعدة لفعل شيئ هام للغاية, حسنا؟
    Bu yüzden, bunun, iyi bir şey yapmak için son fırsatlarından biri olduğunu bilmiyor ve asla bilmeyecek. Open Subtitles انها آخر فرصه لها لفعل شيئ طيب
    Bir şey yapmak için yeteri kadar cesur olduğumu sanmıyorum. Open Subtitles ليس لدى الشجاعه لفعل شيئاً حيال هذا
    Bir keresinde benzin istasyonundaki adam saçımla yaramazca bir şey yapmak için bana 500 dolar teklif etti. Open Subtitles شخص ما في محطة الوقود عرض علي 500 دولار لأفعل شيء بذيء بشعري
    Çimin ters tarafına yollanmadan önce kayda değer bir şey yapmak için son şansım olarak görüyorum durumu. Open Subtitles كما أرى الأمر هذه فرصتي الأخيرة لفعل شيء قبل أن أتجه للجانب الخاطئ من العشب
    Bak o kötü bir şey yapmak için yola çıkmadı, ...sanki öyleymiş gibi davranma. Open Subtitles أنظر , هو لم يخطط لفعل شيء سيء ولا تجعل الأمر يبدو وكأنه قصد.
    - Tabii delice bir şey yapmak için mantıklı karar vermezsem. Open Subtitles ما لم، أتخذ قرار منطقي لفعل شيء مجنون.
    İnsanların bir şey yapmak için gerçek bir nedenleri olduğu mu? Open Subtitles ذلك أنّ الناس لديهم سبب حقيقي لفعل شيء.
    Davetiyeleri gönderen her kimse, bu kadınları bana bir şey yapmak için kullanıyor, buna da eminim. Open Subtitles \u200fأياً كان من أرسل الدعوات \u200fفهو يستخدم النساء لفعل شيء بي \u200fأنا واثق بذلك
    Önemli bir şey yapmak için size fırsat. Open Subtitles إنها فرصة لفعل شيء مهم
    Bir şey yapmak için en fikrin bu mu? Open Subtitles هذه فكرتك لفعل شيء?
    Onlar çok akıllı, bir şey yapmak için buradayım. Open Subtitles لكنني هنا لفعل شيء
    Zora bu senin fırsat anın. Lütfen bunu gerçek bir şey yapmak için kullan. Open Subtitles (زورا)، هذه اللحظة هي فرصتك أرجوك استخدميها لفعل شيء حقيقي
    Ya herhangi bir şey yapmak için dönmediyse? Open Subtitles ماذا اذا لم تأتي لفعل شيئ ؟
    Bir şey yapmak için yeteri kadar cesur olduğumu sanmıyorum. Open Subtitles ليس لدى الشجاعه لفعل شيئاً حيال هذا
    Buraki herkes gibi, ben de asla tanımadığım ailemden koparıldım ve tek şey yapmak için yetiştirildim. Open Subtitles مثلهم الجميع تم اخذي من عائلتي وتربيت لأفعل شيء واحد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus