Sorun değil, Jason. Şu ana kadar hayatta kalmamızı sağladı. Söylediği şeyi yapalım. | Open Subtitles | .لا بأس يا (جيسون) لقد أبقيتنا أحياء طوال هذا الوقت، لنفعل ما يقول |
Şimdi, bizi buraya getiren şeyi yapalım. | Open Subtitles | الآن، لنفعل ما جئنا لأجله. |
Çalıştığımız şeyi yapalım. | Open Subtitles | لنفعل ما أتينا لأجله. |
Hayatımızda bir kere olsun doğru şeyi yapalım, evlerimize gidip güzel bir uyku çekelim. | Open Subtitles | لنفعل الشيء الصحيح هنا لمرة واحدة في حياتنا ولنذهب للبيت ونحظى بنوم جيد |
Ondan önce, yemeğe başlamadan önce yapacağımız şeyi yapalım. | Open Subtitles | قبل أن نفعل هذا لنفعل الشيء الذي سنفعله, قبل أن نأكل. |