"şeyin yolunda olduğunu" - Traduction Turc en Arabe

    • شيء على ما يرام
        
    • شيء على مايرام
        
    • شيءٍ على ما يُرام
        
    • شيء كان على ما يرام
        
    Buraya her şeyin yolunda olduğunu söylemek için beni çağırdın. Open Subtitles لقد جلبتيني كي تخبريني أن كل شيء على ما يرام
    Takım elbisen ve ellerin tertemiz olduğu sürece aynaya bakıp her şeyin yolunda olduğunu söylemek doğrultusunda kendini kandırdın. Open Subtitles بدأت تؤمن بأنّه طالما حِلّتك نقيّة ويداك نظيفتان فسيمكنك النظر للمرآة وإخبار نفسك بأن كلّ شيء على ما يرام.
    Sanırım her şeyin yolunda olduğunu öğrensek iyi olur. Open Subtitles أعتقد أنها فكرة صائبة أن نتأكد أن كل شيء على ما يرام
    Bana her şeyin yolunda olduğunu söyledi. Bana yalan söyledi. Open Subtitles لقد اخبرنى ان كل شيء على مايرام لقد كذب على
    Her şeyin yolunda olduğunu söyledi. Bana yalan söyledi. Open Subtitles لقد اخبرنى ان كل شيء على مايرام لقد كذب على
    Hiçbir zaman sorun olmadı çünkü ne olursa olsun uyandığımda sen baş ucumda oluyorsun ve ben de her şeyin yolunda olduğunu anlıyorum. Open Subtitles كان لا بأس بالأمر دائماً، لأنّ بغضّ النظر عمّا كان، لكنتُ سأستيقظ، وأنت ستكون هناك، وسأعرف أنّ كلّ شيءٍ على ما يُرام.
    Fakat her şeyin yolunda olduğunu sanıyordum. Open Subtitles لكنّي لا أفهم أنّت قلت كلّ شيء كان على ما يرام
    Kameraların neden bozulduğunu bilmediğini ama her şeyin yolunda olduğunu söyle. Open Subtitles ,أخبره أنك لا تعرف سبب عطل الكاميرا ولكن كل شيء على ما يرام
    Onlara senin iyi olduğunu, her şeyin yolunda olduğunu söyledim. Open Subtitles أُخبرهم أن كل شيء على ما يرام أنك على ما يرام، أنك رائع
    Anlıyorum ama her şeyin yolunda olduğunu söylemiştin. Öyleydi, şimdi değil. Open Subtitles أفهم ذلك، لكنك قلتِ أن كل شيء على ما يرام
    Size her şeyin yolunda olduğunu ve hedefe ilerlediğimizi söylemek için aradım. Open Subtitles إصغِ، أتصلت فقط لأني أود إخباركَ ،ان كل شيء على ما يرام ومازلنا صوب الهدف
    Her şeyin yolunda olduğunu parayı göndermemi, bu paranın yetimhane için olduğunu söylüyordu. Open Subtitles أخبرني بأن كل شيء على ما يرام والمال الذي أرسله كان يذهب لملجأ الأيتام
    Sadece her şeyin yolunda olduğunu bilmek istiyorlar. Open Subtitles يريدون فقط أن يتأكدّوا أنّ كل شيء على ما يرام.
    Doktor her şeyin yolunda olduğunu söylemişti. Kahve almaya çıkmıştım. Open Subtitles الطبيب قال بأنّ كل شيء على ما يرام فذهبت لأحضر بعضاً من القهوة
    Bana güvende olduğumu ve her şeyin yolunda olduğunu söyledi. Open Subtitles ,أخبرني بأني سأكون آمناً و أن كل شيء على ما يرام
    Her şeyin yolunda olduğunu takıma bildirin. Open Subtitles أعلِما باقي الفريق أن كل شيء على ما يرام.
    TV'deki FBI ajanı her şeyin yolunda olduğunu söyledi. Open Subtitles العميل الفيدرالي في التلفاز قال كل شيء على مايرام.
    Pekala, bu durumda ona her şeyin yolunda olduğunu söylemeliyiz. Open Subtitles حسناً في هذه الحالة سندعها تعلم أن كل شيء على مايرام
    Yanlış alarm olduğunu, her şeyin yolunda olduğunu söyledi. Open Subtitles كان إنذاراً كاذباً. كلّ شيءٍ على ما يُرام.
    Doktorla konuştuğumda bana her şeyin yolunda olduğunu söylemişti ve komada olduğunu. Open Subtitles لقد تحدثت إلى الدكتور وأخبرني بأن كل شيء كان على ما يرام وأنه كان مستقراً في غيبوبة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus