Ben bizzat çözeceğim, açık konuşayım bu şikayetlerin büyük çoğunluğu oldukça küçük. | Open Subtitles | و أنا سأحلها شخصياً ودعوني أخبركم و بعض تلك الشكاوي صغيرة للغاية |
Bugün erkek ve kadınlardan duyduğunuz şikayetlerin çoğu sıradan yiyecek yok, barınak yok. | Open Subtitles | رجال ونساء عاديون مع الكثير من الشكاوي التي تسمعها اليوم: لايوجد طعام او ملجأ |
Hull'un bina projesine karşı başka şikayetlerin de olabileceğini söyledi. | Open Subtitles | قال بانه ربما يعلم عن بعض الشكاوي الاخرى |
şikayetlerin davalara dönüşmesine az kaldığı için bundan sonra hastanın durumu ne olursa olsun tüm hastalarınıza aynı zamanı vereceksiniz. | Open Subtitles | الشكاوي هي رمي الحجر بعيداً عن الدعوى القضائيه لذا من هذه اللحظة، لايهمني كيف تتكهن بتشخيص المريض ستعطي كل واحدٍ نفس المقدار من وقتك |
şikayetlerin en beter kısımlarını geçersiz kıldı. | Open Subtitles | أنا حتي لم أخبرك عن باقي الشكاوي |