Bayan, otobüs Şu an iyi, tekrar binmek ister misiniz? | Open Subtitles | يا آنسة ، الحافلة بخير الآن هل تريدين الصعود مجدداً؟ |
Sorun yok, bu yüzden Şu an iyi olmalı. | Open Subtitles | إنتهت المشكلة ، لذا يجب أن يكون بخير الآن |
Herşey yolunda. bir başka kriz geçirdi, ama Şu an iyi. | Open Subtitles | انة بخير, لقد اتى الية نوبة اخرى ولكنة بخير الان |
Audrey Şu an iyi hissettiğini söylüyor. | Open Subtitles | اودري تقول انها تشعر بخير الان ولكن انا اخبرتها ان |
Şu an iyi bir çözüm gibi geldiğini biliyorum ama yaşamak istiyorsun. | Open Subtitles | أعرف أنه يبدو حلاً مناسباً الآن لكنك تريدين أن تعيشي |
Şu an iyi. Hayır, hayır, hayır, ilk ben buradaydım. | Open Subtitles | الآن وقت مناسب لا، لا، لا أنا هنا قبله |
Şu an iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | ليس بالوقت المناسب الأن |
Yaralanmıştı ama Şu an iyi | Open Subtitles | لقد جرح، لكنه بخير الآن |
Tansiyon 160/100'dü fakat Şu an iyi. | Open Subtitles | كان ضغطه مرتفعاً بشدة -إنه بخير الآن |
Ama Şu an iyi gibi duruyor. | Open Subtitles | لكنها تبدو بخير الآن. |
Yani o Şu an iyi görünüyor. | Open Subtitles | أعني أنه يبدو بخير الآن |
- Şu an iyi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أنها بخير الآن. |
- Şu an iyi durumda. | Open Subtitles | إنهُ بخير الآن.. |
- Hayır, hayır bak iyi olacaksın ama Şu an iyi olmaktan çok uzaksın. | Open Subtitles | -لا, لا, انظر , سوف تكون بخير, ولكنك لست بخير الان. |
- Şu an iyi mi peki? | Open Subtitles | - هل هي بخير الان ؟ |
Evet, Şu an iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | أجل، ليس الوقت مناسباً الآن |
- Şu an iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | -يا رجل , الوقتُ ليس مناسباً الآن |
Şu an iyi olur. | Open Subtitles | الآن وقت مناسب. |
Şu an iyi bir zaman değil. | Open Subtitles | -ليس بالوقت المناسب الأن |