- Ana olmak zorunda... - Üç farklı doktora muayene ettirdim. | Open Subtitles | ـ لكنها يجب أن تفعل ـ أحضرت ثلاثة أطباء مُختلفين لرؤيتها |
- Üç tane hedefimiz var. Beyrut'un kuzey kumsalındaki bir okul. | Open Subtitles | حسناً، لدبنا ثلاثة أهداف مدرسة في الجزء الشمالي من شاطيء بيروت |
- Üç içkide yapabileceğime bahse girerim. - Kumarı seviyor musun? | Open Subtitles | اراهنك اني استطيع ان افعلها في ثلاثة كؤوس تحبين المقامرة ؟ |
- Çağıracağım tanık salonda değil. - Üç dakika. Daha fazla değil. | Open Subtitles | ــ شاهدي القادم ليس في قاعة المحكمة ــ ثلاث دقائق، لا أكثر |
- Üç, belki dört saat sonra olay mahallinde olur. | Open Subtitles | يحب ان يكونوا في الموقع، خلال ثلاث أو أربع ساعات |
- Benim bile Facebook sayfam var. - Üç arkadaşınla. | Open Subtitles | حتى أنا لدي صفحة الفيس بوك مع ثلاثة من الأصدقاء |
- Üç gün, ve hemen Horaca ile buluştu. - Evet, öyle. | Open Subtitles | ثلاثة أيام و تقابل هوراس فورا اننى لا أعرف |
- Üç gün önce bize katılmış olmalıydı. | Open Subtitles | حسنا، كان ينبغي ان يكون معنا منذ ثلاثة أيام |
- Üç güne kadar New York'ta olacağım. | Open Subtitles | ـ أنه شاطئ رائع ـ يجب أن أعود إلي نيويورك في غضون ثلاثة أيام |
- Üç Nehir Cinayetleri hakkında kanundışı bir soruşturma sürdürüyor. | Open Subtitles | -لمتابعة التحقيق بدون تصريح في جريمة القتل "ثلاثة الانهر " |
- Üç yıldır onun kokusunu buraya taşıyorsun! | Open Subtitles | لمدة ثلاثة سنوات كنت تجلب رائحتها إلى هنا |
- Üç tane gönüllü istiyorum. - Hadi gidelim evlat. | Open Subtitles | ـ لذا أحتاج ثلاثة متطوعين ـ هيا, هيا نذهب يا ابنى |
- Üç gönüllüye ihtiyacım var. - Haydi, gidelim, oğlum. | Open Subtitles | . ـ لذا أحتاج ثلاثة متطوعين . ـ هيا, هيا نذهب يا بني |
- Üç aydan beri en az haftada bir kere evini ziyaret ediyor. | Open Subtitles | منذ ثلاث أشهر تقريبا بدأ يتردد على شقتك مرة في الأسبوع على الأقل |
- Üç dakika içinde emniyet kemerini takmazsan, elimi sırtına vurduğumu da görecek. | Open Subtitles | إن تركبي حزام الأمن خلال ثلاث ثواني ستريني أمد يداَ تعصرك من الخلف |
- Üç dakikada bir bilgi vermenizi istiyorum. - Anlaşıldı. | Open Subtitles | أريد أن يتم إطلاعي على الجديد كل ثلاث دقائق نعم |
- Üç haftadır eğlenceli bir şey yapmama izin vermiyorsun. | Open Subtitles | لم تسمحي لي بفعل أي شيء ممتع لمدة ثلاث اسابيع |
- Üç saldırgan olabilirmiş, arama kesilmeden önce Morgan'ın sesi de uyuşturulmuş gibiymiş. | Open Subtitles | تقول إعتقدت انها سمعت ثلاث أشخاص و انهم خدروا مورغان قبل إنقطاع المكالمه |
- Üç kız. - Bu gece şansın yerinde, arkadaşım. | Open Subtitles | ثلاث ملكات - انت أكيد محظوظ هذه الليلة، أخ - |
- Üç farklı el yazısı örneğine baksam da, ne intihar notundaki, ne kurbanın ki ne de gözaltında ki şüphelinin el yazısı birbiriyle uyuşmuyor. | Open Subtitles | و قمت بأجراء فحص لثلاثة مختلفة من خط اليد من رسالة الأنتحار، الضحية والمتهم الذي نحتجزه لا أحداهم متطابقة |
- Üç rakibinden bahsetti-- - Dr. Daniels? | Open Subtitles | لقد حددت ثلاثه من منافسيها دكتور دانيلز؟ |
- Üç gün kuralı. - Sanırım üç saniye kuralı diyorsun. | Open Subtitles | قاعده ثلاثه أيام , أعتقد أنك تقصد قاعده الثلاث ثواني |
- Üç cinayetle kurtulmasının imkânı yok. | Open Subtitles | هيهات أن يخرج، ليس وهو متهم بثلاث جرائم قتل |
- Üç konili L çalışması. - Yalan söylemeyi sevmiyorum. | Open Subtitles | ـ مُناورات بثلاثة مخاريط ـ لا أحب الكذب |
- Üç sene tıp eğitimi aldım. | Open Subtitles | لقد درست الطب لثلاث سنوات حتى الآن , جوس |
- Merhaba, üç siyah kahve lütfen. - Üç siyah kahve. | Open Subtitles | مرحباً، من فضلك أريد ثلاتة أكواب من القهوة السوداء. |